Mutluluğun, huzurun, zengin olmanın sırlarını sunduğunu iddia eden kişisel gelişim kitaplarından her zaman uzak durmuşumdur... Bu kitapların bırakın yeni bilgi vermeyi, özgüven kaybına neden olduğuna bile inanıyorum. Artık bu kitapları ti'ye alan yeni bir akım bile doğdu kitap dünyasında, daha ne olsun! Bu kişisel gelişimcilerin el atacak yeni mevzuları da kalmadı galiba. Uykusuz dergisinde okudum. 'Marka Çocuk Yetiştirmek' adlı yeni bir kitap çıkmış piyasaya. 'Parmaklarınızın arasında tuttuğunuz bir kitapla, dünyanın kaderini değiştirebilirsiniz. Marka çocuk yetiştirmek sizin elinizde... Unutmayın, Mustafa Kemal, Einstein, Mozart da sizin gibi anne ve babaların çocuklarıydı... Marka çocuk, elmas gibi yavaş yavaş işlenmeli. 100 yılı düşünen yatırımını insana yapar..." Marka=çocuk... Düdüklü tencere, araba mı bu yahu! Çocuktan bahsediyoruz. Olayı bu derece sömüreceklerini hiç düşünmezdim. Durun, asıl bombaya geldi sıra. Bakın kitabın yazarı Erdem Karagöz hakkında ne yazılmış: '18 yaşında Türkiye'nin en genç futbol antrenörü oldu. 20 yaşında girdiği hakemlik sınavlarını 100 tam puanla bitirdi, hiç hakemlik yapmadı. Günde 50 sayfa okumadan yatmayan Karagöz hiç antibiyotik kullanmadı.' Şaka gibi değil mi?