Ufff... belli ki Nurettin Hasman'ın acısı büyük! Belli ki sindiremiyor içine sekiz yıllık sevgilisi Eda Taşpınar'ın 31 yaşındaki yakışıklı sörfçüyle Alaçatı'da aşk yaşamasını. Duyduğuma göre, geçen pazar Bebek Lucca'da da pek dertliymiş Hasman, herkese anlatıyormuş son durumu. Kızgınmış eski ikoncan sevgilisine... Zaten dün de sözleri manşetlerdeydi, "Ben Eda'yı sekiz senedir kendi ayarımda, iffetli kadın diye taşıdım, değilmiş, yalancıymış. Benim için Eda diye biri yok artık" diye. Hele Posta gazetesindeki demecinde kendinden geçmiş, Eda Taşpınar'a 'aşağılık kadın' falan demiş ama görmedik sayıyoruz...

KADIN PROJE İSTER
Neyse, eminim Hasman kendine göre haklıdır. Söz konusu ayrılık olunca, söz konusu ayrıldığın sevgilinin hemen başka biriyle ilişkiye başlaması olunca, kızmamak çok zor. İçine sindirmek, kendine yedirmek 'mutluluklar dilemek' olacak iş değil. Üstelik ele güne karşı rezil olma, karizmayı dağıtma durumu da var. Bir de yeni sevgilinin senin liginin dışında genç ve yakışıklı olduğunu düşün (bu arada Eda-Bora çok yakışmış). Eyvah eyvah! İnsan sinirden nereye saldıracağını şaşırır mı şaşırır! Ve fakat ne yalan söyleyeyim, kendimi Eda'nın yerine koyunca gülümsemeden duramıyorum. Çünkü biliyorum ki bir kadın sekiz yıl emek verdiği ilişkisini boşu boşuna bitirmez. Bir kadın boşu boşuna başka erkeğe gitmez. Ve biliyorum ki, yaş farkı çok olan ilişkiler bir ömür boyu sürmez, sürerse de istisnadır. Çünkü kadın proje sever. Kadın inkâr etse de etmese de çocuk ister. Kadın hep ilişkide bir sonraki projesinin peşindedir. Senden 20-25 yaş büyük bir adamla kaç yıl beraber olabilirsin ki? Genç kadının ihtiyaçları ve beklentileri farklıdır.

AŞK SENİ BULABİLİR DE...
Beri yanda sekiz yıl vardır. Hem en kötü ilişkide bile ayrılmak kolay değildir. Hele başkasından hoşlandığı söyleyebilmek hiç kolay değildir. Bazen bu işi kırmadan, incitmeden yapmaya çalışırsın. Bazen iplerin tamamen kopmasını beklersin. Ha bu arada, Eda Taşpınar Nurettin Hasman'ı aldattı mı, yoksa gerçekten arkadaşıyla ilişkisi aşka mı dönüştü bilemeyiz. Her ikisi de olabilir. Fakat her zaman 50'sini geçmiş bir adamdan olgunluk bekleriz; lise çocuğu gibi çığırmasını değil! Ve içimizden şunları geçirmeden de edemeyiz; madem kızı bu kadar seviyordun tipik yurdum erkeği gibi yayılacağına emek verseydin, ne bileyim belki de sekiz yıldır bassaydın nikahı! Yazıyı bitirmeden Hasman'a Sertab Erener'den 'Bu Böyle'yi gönderiyorum. "Aşk seni bulabilir de, uzakta durabilir de, samimi oluyor derken mesafe koyabilir de. Bu böyle..."