Şimdi benim bir şeyler yazmam gerekiyor. N'apalım hayat böyle, bazen bir şeyler gerekiyor işte. Gerekmese olmaz mı? Olmazmış, kadermiş, kısmetmiş, hayatmış, sıkıcıymış, insan mecburcuymuş. Oysa kaşınıyorum fena halde. Oramı buramı, yanaklarımı, boynumu kırmızılar bastı. Doktor abla bu sabah, "Dur biraz bekleyelim" buyurdu. Beklemek lazımmış, bakalım kırmızıcıklar daha ne kadar pırtlayacakmış. Belki de sürdüğüm losyonlarla fıss diye sönüp kaçacaklarmış.

KABRİSTAN HİNDİSTAN
Benim bir şeyler yazmam gerekiyor. Ama çok kaşınıyorum, şu alerji ilacı da fena halde uykumu getirdi o yüzden kafayı toparlayamıyorum. Dün bir sürü kitap aldım onları bile okuyamıyorum... İnsan ne saçma değil mi! Her şeyin başı sağlık denince burun kıvırıyor. Sanki sağlığın önemini bilmiyor gibi davranıyor. Sonra parmağı bile kesilse, kalbi parmağına atıyor. Dünya o minicik yaranın etrafında dönüp duruyor. İnsan bazen ne salak değil mi! Sözüm sizden dışarı canııım. Dün bir de Nil'in yeni albümü 'Nil'in Kıyısında'yı aldım. Şimdi o çalıyor fonda. Bakalım ne yapmış özgür kız Nil, yüzde 60 kadın olduğunu açıklayan Nil... Biraz garip, biraz bildiğimiz Nil'den farklı geliyor kulağıma. Ama ikinci şarkıda 'Çok Canım Acıyo'da şu sözleri pek seviyorum, Nil'i yakalıyorum. "Ben ya direk sana Ya kabristana Ya Hindistan'a Çok canım acıyo ya..." Şöyle çeviriyorum kendime: "Ben ya direkt sana, ya buzlu suya, ya doktor ablaya, çok kaşınıyooo yaaaa..."

YÜREĞİM PIR PIR ETSİN
En özgürümüz bile mecburcu işte. Şarkılarından anlıyoruz ki Özgür Kız da aşkına mecburcuymuş mesela. Benim hala bir şeyler yazmam gerekiyor. Ya güldürmem, ya bilgi vermem, ya düşündürmem, onu bunu anlatmam falan gerekiyor. Olmuyor, bugün bu iş zor geliyor. Canım kalkıp gitmek istiyor, güneş istiyor, bahçe istiyor, deniz istiyor, ıslanıp bütün gün kurumamak istiyor. Yaz gelsin, elbisemin etekleri uçuşsun istiyor. Henüz olmayan benimki karşıdan gelsin yüreğim pır pır etsin istiyor. Arkadaşlarla Alaçat Kırevi'nde sofra kurup sohbet etmek istiyor. Bisikletimle köyde dolaşmak istiyor. Tabii ki yüzüm kaşınmasın istiyor, İpek'le gülmekten yerde yuvarlanmak istiyor, cildim yaz koksun istiyor, telefon beklemek ve çalınca tir tir titremek istiyor. Sanırım benim canım kendime yeni bir ben istiyor. Ya kısmet...