Türkiye'nin en iyi haber sitesi
AYŞE ÖZYILMAZEL

Gözümüze perde inmiş...

Flaş! Flaş! Flaş! Yazarınız Amsterdam'da Sezen Aksu'yu nasıl buldu? Azzz sonraaa... Efendim üç gündür yokum! Merak etmiş sevgili okura hemen bildireyim bari. İki günlüğüne üç kız Amsterdam'a kaçtık. Artık hepinizin tanıdığı 'Saçmalama! Ne Çabuk!' arkadaşım Seda, panik kankam Pınar ve ben bindik gittik Amsterdam'a... Başımıza gelenleri sonra anlatırım. Önce tatilin en sürprizli kısmını çiziktireceğim. Müjdeyi ben vereceğim. İkinci gün bir müzik markete girdim. Acaba yeni neler çıkmış? Hımm... Jennifer Hudson, alalım mı? Alalım... 50 şarkılık 'The Rat Pack'; onu da alalım.

NEFRETE ÇARE SEVGİ

Oleeey! India Arie de çıkmış. Kendisi Amerikalı R&B şarkıcısı. Rengarenk giyinir, şarkı sözlerinin her zaman bir felsefesi vardır. Bir kere elini verdin mi kolunu kaptırırsın müziğine... 16 kez Grammy'e aday olup ikisini kapmıştır. Yeni albümü 'Testimony: Vol 2 Love& Politics'i elime alıyorum, arkasını çeviriyorum... Müzikseverin huyudur, hemen şarkı isimlerine ve kimlerle düet yapıldığına bakar. Aaa! Şok! Şok! 14. şarkı 'The Cure' (Türkçesine 'şifaçare' diyelim) yanında featuring Sezen Aksu yazıyor. Nasıl yani? Hah! Bu Amsterdam bana hiç yaramadı, iki günde vatan hasreti çekip Sezen Aksu'nun adını görmeye başladım herhalde. Hemen yandaki kulaklığı takıp 14. şarkıya geliyorum. Dinlemem şart! Sezen Aksu vokaliyle açılıyor şarkı. Vay beee! Sonra India Arie söylüyor... "Dünyadaki en kötü hastalık kanser ya da AIDS değil... En kötü hastalık nefret. Nefret'e çare ise sevgi..." Yaa değil mi sevgili okur? Üç buçuk dakika sonra şarkıya Sezen Aksu giriyor, kendi yazdığı sözlerle...

"INDIA ARIE BENİM"
"Gözümüze perde inmiş perdeyi kaldır Allah'ım Perdeyi kaldır her yer zifir karanlık Çile bir değil binmiş Nerede insanlık Allah'ım nerede insanlık uykulardan uyandır artık" Tüylerim diken diken kalıyorum elin müzik marketinin ortasında. İstanbul'a döner dönmez hadisenin detayını öğreniyorum tabii. Sezen Aksu New York 8. Cadde'de ucuz ama çok artistik ayakkabılar, sahne aksesuvarları falan satan bir mağazaya giriyor. Sürekli bir kadınla aynı botları ve ayakkabıları beğeniyorlar. Göz göze gelip gülümsüyorlar. Sezen Aksu kadına "Otantik şeyleri seviyorsan mutlaka İstanbul'a gelmelisin" diyor ve sohbet başlıyor. Kadın Sezen Aksu'ya "Ne iş yapıyorsun" diye soruyor. Aksu "Müzisyenim" diyor "Ya sen?", "Ben de şarkıcıyım, kendi şarkılarımı yazıyorum, Stevie Wonder'ı sever misin? Son albümünü dinledin mi?" diye soruyor kadın. Sezen Aksu "Ölürüm... Son albümüne bayıldım hatta orada bir kız var India Arie diye... Olağanüstü. 'I am ready for love' diye bir şarkısı var diyor ve şarkıyı mırıldanıyor...

INDIA SEZEN'DE KALIYOR

Kadın "India Arie benim" deyince kankalık başlıyor. Ertesi akşam özel bir doğum günü için Jazz Center'da Arie'nin konseri var. Doğum günü sahiplerinden izin alıp Sezen Aksu'yu konsere davet ediyor. Sezen Aksu Fahir Atakoğlu ile gidiyor konsere. Konser sonuna doğru India Arie "Bu gece özel bir misafirimi davet etmeme izin verdiğiniz için teşekkür ederim" dedikten sonra Sezen Aksu'yu sahneye davet ediyor. Konser sonunda Sezen Aksu, Fahir Atakoğlu ile çıkıp 'Lal'i söylüyor. Salon sallanıyor. Uzun hikayenin kısası... Sezen Aksu India Arie'yi Londra'daki Royal Albert Hall'daki konserine davet ediyor. Orada 'I am ready for love'ı söylüyorlar. Sonra India bir ilahi istiyor Sezen Aksu'dan.... Sezen Aksu ona bu şarkıdaki ilahiyi yolluyor, India Arie bayılıyor, atlayıp İstanbul'a geliyor, bir hafta Sezen Aksu'da kalıyor. Ve biz dinleyenlere de böyle müthiş bir armağan kalıyor. Albüm henüz Türkiye'de çıkmadı ama hepinize tavsiye ederim. Sezen Aksu'nun ne kadar özel olduğunu bir kere daha görün diye. Bu sıra dışı iki kadını aynı şarkıda dinleyebilin diye...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA