Üç günlük Çeşme tatilim yüzde yüz mükemmel geçse şaşardım zaten. Cumartesi 13.00 Atlas Jet uçağıyla İzmir'den İstanbul'a geldim. Bavulumu bekliyorum... O ne? Bavulum yerine fotoğraf makinemin şarjı bütün ihtişamıyla süzüle süzüle geliyor. Hoş geliyor da soru 1: Bavulumdan şarj nasıl çıktı? Soru 2: Bavulum nerede? Ve bavuluma benzeyen bir şey geliyor. Parça parça, sanki bomba patlamış gibi. Şok oluyorum! Yer hizmetleri Çelebi'den sorumlu, Çelebi görevlileri geliyor. Diyorum "Nasıl oldu?" Uçaktan bavulum sapasağlam inmiş, yer görevlileri bavulu düşürmüş ve üstünden kamyon geçmiş. Eşyalarımın bir kısmı yok! Bavul bavul değil. Aynı şey üç yolcuya daha olmuş. O sırada olayı gören geliyor "Bizim de başımıza geldi geçenlerde" diyenler, "Bana git Eminönü'nde tamir ettir dediler" diyenler... Meğer bu son zamanlarda sık sık olan bir durummuş. Eminönü'nde tamir edilecek bir tarafı kalmıyor bavulların bu bir. İki: Neden Çelebi çalışanları bu kadar tedbirsiz davranıyor? Aynı olay tekrar ediyor? Seyahate çıkarken bavulumuzun parçalanmasını göze mi almamız lazım yani? Çelebi yetkilileri lütfen cevap versin!