İstanbul gecelerinde şu sıralar konuşulan tek bir konu var, o da ünlü kumarbazlar! Nereye gitsem aynı şeyi duyuyorum. Olayı şöyle özetleyeyim... Geçen hafta Kıbrıs'taki büyük otellerden biri fena halde karıştı. Bunun nedeni, otelde çalışan üç personeldi. Bu üç kişi, kolay kolay affedilmeyecek bir skandala imza attı. İddialara göre bu üçlü, otellerinde kalıp kumarhanede milyonlarca lira kaybedenleri listeleyip sağda solda bunun dedikodusunu yaptı. Ve yine konuşulanlara göre o listede ünlü sanatçı, işadamı ve futbolcuların isimleri de var. Tabii konu ilgi çekici olduğu için olay kısa sürede İstanbul'a ulaştı. Bunun üzerine ünlüler arasında büyük panik başladı.
Sonuçta kimi eşinden, ailesinden ya da sosyal çevresinden gizli gizli kumar oynuyor. Peki o listede kimler mi var? Ünlü futbolculardan tutun da sanatçısından işadamına kadar bir sürü tanınan isim... Bu isimlerden bazıları endişeye kapılıp otelin sahibini arayıp "Bu ne rezalet, bunlar çok özel ve tüm hayatımızı altüst edebilecek bilgiler" diye fırçayı basmış. İlk şoku atlatan otel yönetimi o isimleri daha sonra tek tek arayıp "Üç çalışanın işine son verdik, bir daha böyle bir rezalet asla yaşanmayacak" diyerek garanti vermiş. Bakalım bu olayın sonu nereye varacak?
BATI BASINI REZİLLİKTE TARİH YAZIYOR
Gazze'de tarihin en büyük katliamlarından biri yaşanıyor. Dünya nefret içinde bu insanlık suçunu lanetliyor. Daha en başından beri İsrail'e kol kanat geren, ülkelerinde öldürülen Filistinliler için destek yürüyüşlerini yasaklayan Batı, şimdi de soykırımı örtbas etmek için takla atıyor. ABD merkezli New York Times gazetesi, yüzlerce kişinin katledildiği hastane baskını sonrası üç kez başlık değiştirdiği haberinde, önce 'hava saldırısı' ifadesini kullandı, ardından 'patlama' diye değiştirdi.
İngiltere merkezli BBC'nin Türkçe servisi de saldırının İsrail tarafından düzenlendiğinin kesin olmadığı yönünde algı oluşturmaya çalıştı. Gazete, "İsrail, Hamas roketi olduğunu iddia ediyor" dedi. İngiliz The Guardian "Hamas'ın idaresindeki sağlık bakanlığına göre 200 kişi saldırıda öldü" manşetini attı. BBC ve DW gibi yayın organları katliamdan sadece bir gün önce 'bazı durumlarda' hastane vurmanın suç olmayabileceğini yazdı. Bir daha kim olursa olsun bize Batı medyasını referans alan bir bilgi aktarırsa ona inanmayacağım. Katilleri koruyup kollayan Batı medyasından tiksindim!
HADİ BAŞKA KAPIYA!
Türkiye günlerdir Metin Akpınar'ı konuşuyor. Hatırlarsanız kısa süre önce Akpınar'ın bir TV platformunda belgeseli yayınlanmıştı. İyi ki Yapmışım adlı bu belgeselde Akpınar erdemli bir hayat yaşadığını, geçmişte yaptığı hiçbir hatadan pişman olmadığını kasıla kasıla anlatıyordu. Çocuklarıyla ilgili meselede sergilediği tutum, buram buram oyunculuk kokan pişmanlık açıklamalarını falan gördükten sonra diyorum ki; asla bir daha kimse bana erdem dersi vermesin. Hele o kişi Metin Akpınar olursa "Hadi başka kapıya!" diyeceğim.