Atv ekranlarında salı akşamları yayınlanan Ben Bu Cihana Sığmazam dizisi nefes kesen bölümleriyle izleyiciyi ekran başına kilitliyor. Temponun arttığı, aksiyon dolu sahnelerin soluksuz izlendiği dizinin yeni sezonunda kadroya yeni isimler dahil oldu. Ünlü oyuncu Cem Uçan da bu sezon izleyiciyle buluştu.
Musa Tazıyev karakteriyle ekrana gelen Uçan ile bir araya geldik. Ünlü oyuncuyla diziyi, yeni sezonda yaşanacakları ve meslektaşı Gülşah Şahin ile mutlu evliliklerini konuştuk.
BBCS'ye bu sezon dahil oldunuz. Nasıl bir ekip karşıladı sizi?
Daha önce çalıştığım ya da tanışıyor olduğum birçok arkadaşım bu projede ve bu yüzden hiç yabancılık çekmedim. Yani sete koşarak gittiğim bir proje açıkçası. Zaten projeyi kabul etmemdeki en büyük etken; Oktay Kaynarca ve yönetmenimiz Mustafa Şevki Doğan çalışma isteğimdi, üstüne birde canlandırdığım Musa Tazıyev karakterini anlattıklarında 'Ben varım' dedim.
25 GÜNDE 9 KİLO VERDİM
Musa Tazıyev, Cezayir'in yeni düşmanı. İyi bir silahşor. Sürekli meydan okuyor. Nasıl bir deneyim oldu sizin için?
Aslında antagonist bir karakter oynamayı çok uzun zamandır istiyorum. Zaten alt metni doğru kurgulanmış hikaye anlamında güçlü bir karakteri her aktör oynamak ister. Musa Tazıyev karakteriyle bu konuda kendimi çok şanslı hissediyorum, seviyorum onu. Onu inşa etmek biraz vaktimi aldı, üzerinde çok mesai harcadığım bir karakter ama oldu diye düşünüyorum. Benim için tamamdır karakteri doğru canlandırıyorum diyebiliyorum ama tabi ki bu konuda da takdir izleyicilerimizin.
Sizi zorlayan bir çatışma sahnesi oldu mı?
Aslında her çatışma ve fiziksel dövüş sahneleri zordur ama ben yolun daha en başındayken bir aktörün bünyesinde bulunması gereken bütün donanımları edinmeye çalıştım ve hala devam ediyorum. Çok uzun bir spor geçmişim var, neredeyse 7 yaşımdan bu yana hiç spordan kopmadım. Profesyonel bir ring sporcusuydum ama real sporla kamera önündeki aksiyon oyunculuğu birbiriyle örtüşmez bambaşkadır. Bu yüzden iyi bir aktör olmanın yanında iyi bir action oyuncusu olabilmek için çok uzun eğitimler aldım. Sinema projelerinde ya da ekranlarda bu konunun en iyisini verebilmek için elimden geleni yapıyorum.
Spor Akademisi'nden setlere. Oyunculuk serüveniniz nasıl başladı?
Aslında ben 9 yaşımda oyunculuğun büyüsüne kapılmış bir çocuğum. İlk sahne deneyimim okulun bir piyesin değdi. Çocukluğumun geçtiği yer Lüleburgaz ve o yıllarda küçük bir ilçeydi. Aktör olma sevdam 15 adet küflü demir sandalyesi olan oda tiyatrosu adında küçük bir salonda başladı. Ben Sancak Novipazar'dan Lüleburgaz'a göç etmiş Boşnak bir ailenin evladıyım. Katı bir coğrafyadır doğduğum ve yetiştiğim yerler, orada birine 'Ben büyüyünce aktör olacağım derseniz' pek de motive eden cevaplar alamazsınız. Ama çok şükür bütün zorluklara rağmen yılmadım, usanmadım ve aşığı olduğum mesleğimi yaparak hayatımı kazanıyorum.
Aksiyon sahnelerinde Spor Akademisi okumanın faydasını görüyor musunuz?
Tabii ki… Sonuçta insan bedeni, metabolizma, genetik kavramlarıyla alakalı akademik bilgi sahibiyim. Bu da hangi branş olursa olsun yaptığınız sporda sizi birkaç adım öne taşıyor. Önemli olan bu yeteneğinizi mesleğinizle meç edip doğru uygulayabilmek. BBCS için ilk görüştüğümüzde 99 kg bir aktördüm, adale oranım çok yüksekti ve büyük görünüyordum. Aslında birçok kişi bu kaslı görüntüye sahip olmak ister ama Musa Tazıyev için çok büyük ve fazla sportif bir görüntüydü. Beni rahatsız ediyordu bu durum, kafamdaki Musa o değildi ve 25 günde 9 kg verdim. İşte bu sert, radikal dönüşümlerde de akademi eğitiminin çok faydası oluyor.
OĞULLARIMLA DÜNYAYA BAKIŞIM DEĞİŞTİ
Oğullarınız sizinle sete geliyor mu?
3 oğlum var, çok şükür. Bütün çocuklarım sete geldiler tabii ki. En büyük oğlum Batın Uçan bir aktör zaten, mesleğin içinde. Ortanca oğlum Haktan Sarp başarılı bir öğrenci ve okulu devam ediyor, en küçük olan Şems ise okul öncesi hazırlık için özel bir okula gidiyor. Ben çocuklar konusunda; çok şükür ki Allah'ımın bana çok cömert davrandığını düşünüyorum. Sağ olsunlar bir gün bile kalbimi kırmadılar, üzmediler. Beni babaları olarak seçtikleri için onlara müteşekkirim, hepsini çok seviyorum.
Baba olmak sizi nasıl değiştirdi?
Her insanın hayatında büyük değişimler yapıyordur tabii ki. Dünyaya bambaşka bakıyorsunuz, vicdan duygunuz tavan yapıyor ve karşılıksız sevginin ne demek olduğunu çok derinlemesine öğreniyorsunuz. Ben çocuklarımı da diğer çocukları da çok seviyorum.
EŞİM ELEŞTİRİNİN DOZUNU İYİ AYARLAR
Gülşah Şahin ile beş yıl önce evlendiniz. İki oyuncunun evliliğinin avantajları var mı?
Biz Gülşah 10 yıldır beraberiz ve 5 buçuk yıldır da evliyiz. Tabii ki eşinizin aktör olmasını avantaj ve dezavantajları var. Gülşah beni çok iyi tanıdığı için; yaptığım işle ilgili eleştirilerinin dozajını iyi ayarlar. Yorumları benim için kıymetlidir ve her zaman ciddiye alırım. Bazen tartıştığımız anlar da oluyor tabii ama evimizin denge unsuru eşimdir, hiçbir tartışmamız kırıcı bir yere gitmez.
Eve iş getiriyor musunuz? Projelerinizi konuşup birbirinizi eleştirir misiniz?
Aslında bir önceki soruda da anlattığım gibi; yeni başlayacağım projede onun fikrini kesinlikle alırım, benim için düşünceleri kıymetlidir. Yani bu soruya net cevap 'Evet eve iş getiriyorum' galiba.
Gözlerden uzak mutlu bir aileniz var. Bu dengeyi nasıl kurdunuz?
Ailem hayatımdaki en kutsal kavramlardan biri. Hiçbir zaman magazinsel bir hayatım olmadı, olmasını da hiç istemedim. Böyle bir durumun içine çekilmeye çalışıldığımda da buna asla izin vermedim. Ben örf ve adetlerine çok bağlı bir adamım, evlatlarımı da bu şekilde yetiştiriyorum. Bizim ailemizin en büyük kuralı, olmazsa olmazı saygıdır. Küçük büyük fark etmez kimseye saygısızlık yapmam, birinin bana ya da ailemden birine saygısızlık yapmasına da izin vermem. Çekirdek ailemizle hayatımıza az insan alarak biz bize yeteriz düsturuyla çok şükür geçinip gidiyoruz.
ŞAN ŞÖHRET UMURUMDA DEĞİL
Ünlü olmak sizin için ne ifade ediyor?
Buna çok net bir cevap verebilirim. Şan, şöhret umurumda bile değil. Hiçbir zaman bu konuda kendini zehirleyenlerden olmadım, olmayacağım da. Benim tanınır olmamın tek sebebi tiyatro sahnesinde, sinema perdesinde, TV ekranlarında iş yapıyor olmam. Mesleğimle alakalı tek derdim çok iyi bir aktör olabilmek gerisi pek önemsediğim şeyler değil.
Magazinden uzak kalmak sizin tercihiniz miydi?
Tabii ki benim tercihim. Ben magazin figürü biri değilim, olamam da. Hayatım buna elverişli değil, magazinsel bir hayatım yok hiçbir zaman olmadı olamaz da! Hayatımdaki en büyük önceliğim ailem, onların benim sebep olduğum bir şey yüzünden üzülmesi beni bir travmanın içine sürükler. Bu yüzden her zaman magazinden uzak durmaya çalıştım.