ATV dizisi 'Ben Bu Cihana Sığmazam', yetenekli oyuncuları barındıran kadrosuyla dikkat çekiyor. Eren Vurdem de onlardan biri. Bugüne kadar rol aldığı bütün projelerde canlandırdığı karakterleri parlatan bir oyuncu oldu. Yine bizi şaşırtmadı ve 'Ben Bu Cihana Sığmazam'daki Azamet karakterini kısa sürede tüm izleyicilere sevdirdi. Gözü kara, agresif, kavgacı hallerini bile sevdi izleyici. Ünlü oyuncuyla bir araya geldik, rolünü, macera tutkusunu ve dizinin başarısını konuştuk.
Azamet, kardeşlerine kol kanat geren bir abi, gözü kara biri. Sizi canlandırdığınız karakterde en fazla ne etkiledi?
Azamet, Kurban Baba'nın en büyük oğlu. Asi, çabuk parlayan, affetmeyen, öfkesini kontrol edemeyen, direkt taarruza geçen kavgacı, yakın dövüş sporlarına hakim biri. Özel kuvvetlerde aradığını bulamamış, ihraç edilmiş bir bordo bereli. Oradan da teşkilata geçmiş. Nasıl etkilenilmez ki bu adamdan. (Gülüyor)
'Ben Bu Cihana Sığmazam' aksiyonu bol bir dizi. Siz de rolünüz gereği bunun hakkını verenlerdensiniz. Çekimlerde zorlandığınız oluyor mu?
Hayli zorlu oluyor tabii ki ama işini severek yapan biriyseniz verdiğiniz emeklerin karşılığını da alıyorsunuz. İşte o zaman tüm yorgunluklar unutuluyor.
EKİP RUHU ÇOK ÖNEMLİ
Reytinglerin zirvesinde bir dizi. Bu sorumluluğunuzu artırıyor mu?
Tabii ki artırıyor. Sizi her hafta izleyen, takip eden ve destekleyen bir kitlenin olması beraberinde bir sorumlulukta getiriyor. Daha da özverili ve titiz çalışmayı gerektiriyor. Motivasyonunuzu da yükseltiyor.
Sizce dizinin başarısındaki en önemli faktör nedir?
İnanarak ve işini severek yapan insanların bir arada oluşu ve ekip ruhu en önemli faktörlerden. Tabii ki senaryo ve işin dinamiği de çok büyük bir etken. Projemizin seyircide bu şekilde karşılık bulması hepimizi mutlu ediyor.
Kamera arkasında nasıl vakit geçiriyorsunuz?
Bolca çay ve kahve içerek, dinlenerek, C vitamini takviyesi yaparak geçiyoruz diyebilirim. Genelde dövüş sahneleri çok hareketli olduğu için bir sahneden diğerine geçerken elbiselerimi kurutarak ve diğer sahneye hazırlanmakla geçiyor vaktim.
Oyunculuk maceranız nasıl başladı? Çocukluk hayaliniz miydi?
Çocukluğumdan beri oyuncu olmak istemiştim ve hayalime ulaşmak için çok çaba verdim. Zorluklar ve yokluklar da çektim. Şimdi ise bunun karşılığını alabiliyor olmak benim için çok değerli.
EKSTREM SPORLARI SEVİYORUM
Lisanslı boksörsünüz. Aksiyonlu işlerde bu sporu yapmanızın faydasını görüyor musunuz?
Evet, uzun yıllar yakın dövüş sporları ile ilgilendim. Sadece boks değil; WingChun, krav maga, eskrim, aikido, kung fu da yaptım. Ama bunları bilmek de sadece yeterli değil. Aslında temelinde sahne dövüşü; güvenli bir şekilde sahnedeyken kurduğun koreografi hareketlerinin canlandırılmasıdır ve kimseye zarar vermeden o sahneyi çekmektir. Bunun tecrübesi de kilometre yapmaktan geçiyor.
Daha önce atış eğitimi aldınız mı?
Evet, aldım. Ateşli silahlar kullanarak hedefteki objeyi en iyi şekilde vurmayı amaçlayan bir spor dalı aslında atıcılık. Severek uzun yıllardır da devam ediyorum. En sevdiğim spor dallarından birisi.
Ekstrem sporları seviyor musunuz?
Diğer sporlara göre daha fazla risk ve zorluk barındırdığı için daha çekici geliyor. Macera seven biriyseniz bu işin içine daha da keyif katıyor, o nedenle çok seviyorum.
KENDİ DÜNYAMDA YAŞAMAYI TERCİH EDİYORUM
Magazine uzak birisiniz. Eğer tercih edilirse sadece işiyle gündeme gelinebileceğini gösteriyorsunuz. Özel bir çabanız var mı bu konuda?
Hayatımı kendi dünyamda yaşamayı tercih ediyorum. Herkes seçimlerine göre yaşıyor hayatını. Özel bir çabam var diyemem. Hayatın akışında, günlerimi kendi düzenimde eşimle ve işimle geçiriyorum.