DJ partileri, uzun yemek masaları derken plajların ve mekanların favorisi canlı müzik eğlencesi de geri döndü. Peki Bodrum'da hangi isimlere gidiliyor? Villa Azur'da İskender Paydaş ve orkestrası, Angie'de Murat Dalkılıç, Günay'da Ebru Gündeş; en çok rağbet gören isimler.



Bir de bir yaz klasiği var; Kenan Doğulu, o da yakın arkadaş kontenjanından Volkan Büyükhanlı'nın otelinde Caresse'de ağustos ayında sahne alacak. Eğlencenin ritmi bizlere yetiyor mu? Hayır tabii ki, erken saatte başlayıp gece yarısını geçirmeden son buluyor. Sonra malum, gençlerin dilinde hep aynı davet:
'Hadi after'a bana gidelim.'



Korsan taksi mevzusu
Yazın en çok rağbet görenler korsan taksiler. Çünkü Bodrum'da sarı taksi kıtlığı yaşıyoruz. Yok yok yok! O yüzden altında binek arabası olan herkes memleketinden korsan taksi şoförlüğü için gelmiş ve en yakın mesafeyi 100 TL'ye götürüyor. Sarı taksiler de konuyu salmış, 'Napalım bizler yetişemiyoruz, eskiden agresiftik ama insan seli var' diyor. Ancak bu durum korsan ağında çalışanların da saygısızlaşmasına, üslup bilmeden konuşmasına, hatta yarı yolda araçtan yolcu indirmesine sebep oluyor. 'Siz burada inin, yürüyün, bana uzak mesafe, iş geldi' diyen çok. Ee zaten yasak olduğu için sesiniz de çıkmıyor, kime şikayet edebilirsiniz ki?



Mekanlara ceza kesiliyor
Geçtiğimiz haftanın mevzusu; mekanların kurallara uymadığı konusunda şikayetlerin artması ve Bodrum, Çeşme gibi tatil bölgelerindeki mekanlara ceza kesilmesiydi. Bunun tek sebebi saat sınırlaması değil mekanlara 18 yaş altı gençlerin girmesi, onlara alkol satılması. Geçmişten beri gelen bu yaş mevzusu hâlâ çözüm bulamadı. Bazı mekanlar da sadece 18 yaş altını alarak ciddi cirolar yapıyor. Hatta tanıdığım gençler "Mert abi bizi bir tek bu mekanlar kabul ediyor, bir de hep oradayız" diyor. Sanırım hiçbir zaman bunun sonu gelmeyecek. Burada ailelere sorumluluk düşüyor, ilk olarak o ek kart çocukların ceplerinden alınacak. Yazın başımıza kalmasın diye sokağa saldığınız çocukların kendi başlarına açacakları sıkıntılar hiç mi umurunuzda değil?



Aşı olmayan gezemesin
Geçtiğimiz günlerde bir aşı karşıtı ile beraberdim. El altından kendisini aşı olmuş gibi göstermenin yollarını aradığını, 'Benim aşıyla ne işim olur?' dediğini duydum ve masayı terk ettim. Üç beş kulaktan duyma bilgiyle sen bizim canımızı nasıl tehlikeye atmaya çalışır, böyle hain bir planın içinde olursun? Bu konuda sağlıkçılar da denetlenmeli, küçük köy ve kasabalarda böyle yöntemlere başvuranlar olabilir. Peki ya kısıtlamalar? Tabii ki olmalı. Aşı olmayanın ne gittiğim restorana alınmasını isterim ne de uçağa binmesine müsade edilmesini. Kurumsal noktalarda, AVM girişlerinde bu denetimi yaparız da restoranlarda bu kadar sıkı önlem alınır mı bilemiyorum. Ama en azından seyahat yasağı ilk olarak en etkili çözüm olacaktır.