CHP'li Belediye Başkanı Şadi Özdemir'in göreve seçildikten sonraki ilk icraati, katlanarak büyüyen Nilüfer Kent Tiyatrosu'nun Genel Sanat Yönetmeni Murat Daltaban'ı görevden alması oldu. Nilüfer Kent Tiyatrosu, deneyimli tiyatrocu Daltaban yönetiminde üç sene boyunca ciddi bir ivme yakalayarak ulusal ve uluslararası alanda adından bahsettirir hale gelmişti. Sahneledikleri oyunlar tiyatromuzun en prestijli ödül töreni Yapı Kredi Afife Tiyatro ödülleri başta olmak üzere pek çok ödüle layık görülmüştü.
Bir tiyatroyu inşa etmek, belli bir anlayışa ve sisteme oturtmak, izleyici kazanmak kolay iş değil. Tiyatro dünyası Daltaban ve ekibinin, alkışlanması, imkanları artırılması beklenirken, yeni seçilen CHP'li yönetim tarafından lağvedilmesinin şokunu yaşamaya devam ediyor. Başkan Özdemir'in sadeleşme politikası adıyla attığı hamle ne yazık ki, tiyatro dünyasında kaygıyla takip ediliyor.
Kısa zamanda başarılı işler yapan tiyatroyu profesyonellere bırakmak yerine liyakattan uzak bir anlayışla yerel yönetime hapsetmeye çalışan, geçirilen 3 yıllık parlak dönemi görmezden gelen yeni yönetime karşı bir açıklama da NKT'de Genel Yapım Yönetmeni olarak görev yapan Özlem Daltaban'dan geldi. 'Ektiğimiz tohumlar daha yeşerirken ayaklar altına alındı. Maalesef hiçbir başarı cezasız kalmıyor' diyen Özlem Daltaban tiyatro bünyesinde 3 yılda yapılan çalışmaları da aktardığı uzun açıklamada 'Çalışan ve başarılı olmuş bir sanat programı neden değiştirilmek isteniyor ülkenin en büyük sosyal demokrat partisinin sanat politikası nedir?' diye soruyor.
Daltaban, 2014'te düzenlenen 'Sosyal Demokrat Belediyelerde Kültür ve Sanat Sempozyumu'ndan sadece 4 yıl sonra yayınlanan, 'Cumhuriyet Halk Partisi'nin Kültür – Sanat Politikası' isimli yayınından alıntı yaparak 'Burada sanatçılarımızın yaratıcılıktaki özgürlüklerine müdahale edilmeyecek, sanat kurumlarının özerkliği korunacaktır. Sanat kurumlarına keyfi müdahalelere son' deniliyor. Sanatçıların kurması gereken vizyonu, siyaset kurgulamaya devam ederse süreklilik ve gelişim nasıl sağlanacak?
Konuyu şahsileştirmeden NKT'nin başarısı ülke çapında tanınırken programın durdurulması ve hızla yönetmeliğin değiştirilmesi sürecini anlamak istiyoruz.' diyerek gayet açık bir bildiri yayınladı. Tüm tiyatroseverler gibi ben de bir geri adım atılmasını, en azından mantıklı bir açıklama yapılmasını bekliyorum. Onca emeğe yazık diye söylenmeden edemiyor insan... Yine olan tiyatroya tiyatrosevere oluyor ne yazık ki...
EFES'TE OPERA, BALE ZAMANI
Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen 7. Uluslararası Efes Opera ve Bale Festivali, 29 Haziran-13 Temmuz arasında düzenlenecek. Festival, İzmir Devlet Opera ve Balesi tarafından sahnelenecek Kuğu Gölü balesi ile başlayacak. Efes Antik Tiyatro sahnesinde 2 Temmuz'da Haldun Dormen'in kaleme aldığı, Melih Kibar'ın bestelediği, Çiğdem Talu'nun şarkı sözlerini yazdığı Hisseli Harikalar Kumpanyası müzikalini, 5 Temmuz'da Figaro'nun Düğünü'nü, 7 Temmuz'da Evita'yı, 10 Temmuz'da Puccini'nin Tosca'sını ve 13 Temmuz'da Zorba'yı izlemek mümkün.
ÖDÜLLÜ FİLM YOLDA
Katıldığı uluslararası festivallerde toplam 15 ödül kazanan Türkiye'nin ilk yeşil film girişimi olma özelliğini taşıyan distopik bilimkurgu filmi 'Bir Zamanlar Gelecek: 2121' 28 Haziranda gösterime giriyor. Türkiye'nin ilk gerçekçi bilim kurgu filmi olan filmin yönetmeni Serpil Altın "Size filmimle uçan arabalar, uzay yolculukları, gezegenler arası savaşlar vadetmiyorum. Karanlık bir gelecekte her şeyin değiştiği, bugün önemsemediğimiz sorunların ileride yol açacağı felaketlerin yaşandığı bir dünya ve insanlığın gelecekten gönderdiği bir mektubu sunuyorum." diyor. Özgün fikrini Serpil Altın'ın kaleme aldığı film, iklim krizi ve kıtlık sebebiyle yeryüzünün yaşanılmaz hale geldiği geleceği merkeze alıyor. Yeraltı toplumundaki aile dinamiklerine dair karanlık ve komik bir distopya hikâyesini oldukça özgün bir konseptte anlatan filmde Selen Öztürk, Çağdaş Onur Öztürk, Ayşenil Şamlıoğlu ve Sukeyna Kılıç rol alıyor.
TİYATRO FESTİVALİNDE SÜRPRİZ
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından bu yıl 22 Ekim - 19 Kasım arasında düzenlenecek 28. İstanbul Tiyatro Festivali, iki büyük yapımı ağırlamaya hazırlanıyor. Çağdaş tiyatronun dehalarından Thomas Ostermeier'in yönettiği Schaubühne Berlin yapımı 'III. Richard' ve Japon Butoh dansının büyük ustası Ushio Amagatsu imzalı 'Utsushi' festivalin ilk sürprizleri. Utsushi 24 ve 25 Ekim'de; III. Richard ise 18 ve 19 Kasım'da Zorlu PSM'de sahnelenecek. Gösterilerin biletleri 2 Temmuz'da satışa sunulacak. Programda yer alan iki büyük gösterinin açıklanmasının ardından, küratörlüğünü Mehmet Birkiye'nin üstlendiği festival programının tamamı eylül ayında duyurulacak.
