Türkiye'nin en iyi haber sitesi
İLKER GEZİCİ

İbrahim Bey çok kibar biri görmedim hiç şiddet görmedim

Ayşegül Yıldız, eski eşi İbrahim Tatlıses ile ilişkisi hakkında samimi açıklamalar yaptı: “İbrahim Bey, kadın döven, zorba biri olarak yansıtılıyor. Aslında çok kibar biri. Ben hiç şiddet görmedim”

Sinan Özedincik ile Sonat Bahar'ın sunduğu A Para ekranlarında yayınlanan Biz Bize programı, bu hafta sanatçı Melihat Gülses, keman virtüözü Cihat Aşkın, ses sanatçısı Selin Yücesoy, şarkıcı Selcan Asyalı ve Ayşegül Yıldız'ı ağırladı.

AYŞEGÜL YILDIZ
ELİF ADA'NIN SESİ ÇOK GÜZEL
"Yedi yıl Bursa'da kaldım. İç mimarım, orada projelerimiz vardı. Artık döndüm. Ancak kendi mesleğimi yapmak istemiyorum. Mutlu olmadığım şeyi değil artık mutlu olduğum işleri yapmak istediğime karar verdim.
İbrahim Tatlıses ile tesadüfen Bodrum'da tanıştık. Beş bölüm dizi çektik. Sonra tekrar Bursa'da karşılaştık.



HİÇ PİŞMANLIĞIM YOK
Hayatım boyunca hiçbir şeyden pişman olmadım. Çok güzel bir ilişki, evlilik yaşadım. Sıkıntılar da oldu ama hepsinden bir şeyler öğrenmeye çalıştım.
İbrahim Bey ekranda yansıtıldığı gibi biri değil. Çok da kibar biri. Hep olumsuz tarafları konuşuluyor. İnsanız beşeriz şaşarız. Bir insanın geçmişinde yaptığı hatalar sebebiyle sürekli yargılanmasını çok doğru bulmuyorum. İbrahim Bey'in her konuda acımasızca eleştirildiğini düşünüyorum. Özünde çok iyi bir insan aslında. Sürekli kadın döven zorba biri olarak yansıtılıyor. Öyle biri olsa neden insanlar onunla onca yıl beraber olsun ki. Ben şiddet görmedim.
Kaza yaşadıktan sonraki süreci çok zorluydu. Acaba ne olacak nasıl olacak diye düşünüyorduk. Verdiği mücadele, ayağa kalkması çok büyük bir sınav. Kendinden ve hayattan vazgeçmeden yoluna devam edebilmesi çok büyük başarı.
İbrahim Bey'i çok seviyorum. Hiçbir zaman da sevildiğimden de şüphe etmedim. Biz ebeveyn olarak yolumuza devam ediyoruz.
Elif Ada büyüdü. 4. Sınıf oldu. Çok güzel sesi var. Geçen gün bir ortamda şarkı söyledi, yaptığı namelere şaşırdılar, çok da utangaç bir çocuk. Şarkı söylerken asla videoya çektirmiyor mesela."



CİHAT AŞKIN
SEYİRCİYLE BİR BÜTÜNÜZ
"Keman dünyasının en büyük virtüözü olarak kabul edilen Paganini'nin 240. yaş günü vesilesiyle geçtiğimiz akşam CSO Ada Ankara'da Paganini'nin 24. Kaprisi'ni bir maraton şeklinde Türkiye'de yapan ilk kemancı oldum. Benim için de çok güzel bir deneyim oldu. Seyirciden kendini ayrı tuttuğumda başarılı olduğumu düşünmüyorum. Seyirciyle bir bütünüz. Beni anlayan, dinleyen seyirci olmasaydı başarılı olmazdım. Bugün Afrika'ya gidiyorum. Afrika'da beş konserlik bir turnemiz var. 'Ne güzel geziyorsunuz' diyorlar ama gittiğimiz yerlerde konser salonlarından başka bir yer göremiyoruz, yoğun programımızdan dolayı."

MELİHAT GÜLSES
FAHRETTİN ASLAN'IN SAHNEYE ÇIKARAMADIĞI TEK KİŞİYİM
"Babam kanun çalardı, sesi güzeldi. Yaşıtlarım oyun oyarken babamın dizinin dibinde Türk Sanat Müziği okurdum. İleride eğitim almak, sanatçı olmak hiç hesabımda yoktu. Yıllar içinde vazgeçemediğim bir aşk oldu. Söylenildiği gibi Tük müziğinin dinlenmediğini düşünmüyorum. Türk müziğinin her zaman alıcısı oldu. 'Çok Aşığın Var Diyorlar'ı okuyalı 20 yıl olmuş hâlâ çok severek dinleniyor. Değerli tanburi eşim Necip Gülses ile birlikte eski bilinmeyen türküler, kantolar tangoların peşindeyiz. Arşivden gün yüzüne çıkmamış eserleri bulup, gelecek nesillere bırakmaya gayret ediyoruz. O yüzden bir konservatuvar talebesinden daha çok çalışıyorum.
Fahrettin Aslan'ın sahneye çıkaramadığı tek isim olarak tarihe geçtim. Şöhret olmak, para kazanmak için hemen üstüne atlanacak bir teklifti ama çok imkansızlıklar yaşamama rağmen bu teklifi kabul etmedim, ikna edemedi beni. Kariyer çok önemli. Kazanılan şey paranın ve şöhretin çok ötesinde. Biz devletin çok büyük emeklerle okuttuğu insanlarız. Bu ülke bizi yetiştirdiyse biz de sanatkarlar olarak bu ülkenin gençliğine hizmet etmek durumundayız."

SELİN YÜCESOY
BÜYÜKLERLE DAHA İYİ ANLAŞIYORUM
"1995 doğumluyum. Dokuz yaşımda piyano çalarak başladım. Sonra konservatuvara girdim ve İTÜ Türk Müziği'ni bitirdim, akademisyen olarak da devam ediyorum kariyerime. Bende hep antika merakı var. Pazar sabahları 6'da mezatlara gidip hiç ortaya çıkmamış notaları buldum. 1928 öncesi nota fasikülleri arşivim var. Eski müzikleri dinlemeyi çok severim, bu yüzden kendi yaşıtlarımla değil yaşça büyük kişilerle anlaşırım!"

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA