Söz yazarı ve besteci Murat Evgin, yine uluslararası bir işe imza attı. Evgin, 'Mustafa Kemal'in Sofya Yılları 1913-1915' isimli belgeselin müziklerini yaptı. Atatürk'ün yaşamına ait çok az bilinen bir dönemi anlatan belgeselde Bulgaristan ve Türkiye arasındaki dostluk tohumlarının o dönemde atıldığına dikkat çekiliyor. Evgin, yapımcı Nahide Deniz ve yönetmen Ufuk Karakaş ile birlikte Sofya'da düzenlenen galaya katıldı.
Sofya Büyükelçisi Aylin Sekizkök, Bulgaristan Cumhurbaşkanının eşi Desislava Radeva, Son Bulgar Kralı II. Simeon gibi Bulgaristan'ın siyaset ve sanat çevrelerinin seçkin temsilcileriyle buluşan Evgin, belgesel için hazırladığı 'Şeref Sözüm' adlı bestesini seslendirdi.
HAYATIN RENKLERİ
Türkiye'nin tek çini mürekkebi ressamı Pınar Tınç, Reunion adasında 'Adaların Rüyaları' adlı sergi açmıştı. Bozcada'da yaşayan ressam şimdi de 'Hayatın Rengi' adını verdiği sergisini Arnavutköy'de bir sanat galerisinde sanatseverlerle buluşturdu.
Yaşadığı coğrafyaların canlı renklerini büyük tuvallere yansıtan Tınç'ın eserleri 15 Haziran'a kadar görülebilir.
SİHİRLİ BİR SORGU HİKAYESİ
Irmak Bahçeci'nin adını ilk 2010'nda yazdığı Alevli Günler adlı oyunda duymuştum ve isminin yanına bir tik atmıştım. Yıllar beni haksız çıkarmadı ve Bahçeci beğeniyle izlenen onca oyuna imza attı.
Şimdi de usta oyuncu Hüseyin Avni Danyal ve Başak Daşman'ı aynı sahnede buluşturan 'Kelepçe Kullanma Kılavuzu' adlı oyunu kaleme aldı. İllüzyonist bir kadın suçlu ile yorgun bir komiserin sorgu düellosunu anlatan oyunda, oyuncular performanslarıyla dikkat çekiyor.
SUYA VERDİĞIMİZ HÜRMET ALMAN SANATÇIYI ETKİLEDİ
Alman sanatçı Silvia Bener, Türkiye'deki ilk kişisel sergisini açtı. Bener tam bir Türkiye aşığı. "Sizi buraya ne getirdi?" diye sorduğumda "Aşk" yanıtını verdi. Bir Türk'le evli olan sanatçı, 20'yıldır Türkiye'de yaşıyor, gayet iyi Türkçe konuşuyor. 'Yüzeyin Ötesinde: Su' adını verdiği sergisinin ana fikrini de bizim su ile olan ilişkimiz belirlemiş.
Suya verilen hürmet, yolculuğa çıkan birini su ile uğurlamak, çömelerek su içmek, su içerken başı tutmak gibi adetlerden çok etkilendiğini söyleyen sanatçı, "Burada yağmur yağdığında oh ne güzel yağmur yağdı" diyorlar. Almanya'da yağmura kimse güzel demiyor. Buna çok şaşırdım" dedi. Su üzerine düşünürken ebru sanatıyla tanışan, ortaya çıkan şekillerin kendisini düşünmeye yönlendirdiğini anlatan Bener, ebru sanatına kıyasla, bedensel hareketlere imkân sağlayan büyük teknelerde çalışmış. Küratörlüğünü Rana Kelleci'nin üstlendiği sergi 30 Haziran'a kadar Kale Tasarım ve Sanat Merkezi'nde gezilebilir.