Kara şimşek yeşil mercimeğin diğer adıdır, askerler tarafından bu yemeğe verilen lakaptır. Kış ayı geldi mi sofraların müdavimi olan bu yemek, asker kışlalarının ve öğrenci yurtlarının menüsünde kendine sıklıkla yer bulur.
Mercimek pek çok mutfakta da kendine yer bulmuştur. Mercimeğin anavatanının Güneydoğu Asya olduğu söylenmektedir. Zaman içinde kendine uyum sağlayan topraklarda yetiştirilmeye başlanmıştır. Sarı, kırmızı ve yeşil, kahverengi olmak üzere çeşitleri bulunmaktadır.
Eski çağlardan beri kültüre alınmış olan mercimeğin iri taneli olanları Akdeniz Bölgesi; orta büyüklükteki tanelilerin kökeninin ülkemizin iç kısımlarındaki dağlık yöreler; küçük tanelilerin kökeninin ise Afganistan'ın yüksek yöreleri, Himalaya ve Hindikuş dağları olduğu belirtilmektedir. Yapılan arkeolojik kazılarda, M.Ö. 8000-8500 yılları arasında özellikle Orta Doğu'da mercimek tarımının bezelye ve buğday tarımına paralel olarak yapıldığı saptanmış olup, ülkemizde yapılan kazılarda ise M.Ö. 5000-7000 yılları arasına ait olduğu düşünülen mercimek örneklerine rastlanmıştır. Mercimek; Mısırlılar, Yunanlılar ve Romalılarda insan ve hayvan beslenmesinde kullanılmıştır.
MERCİMEKLERİ TANIYALIM
Kabuklu ve kabuksuz olarak ikiye ayrılan mercimeğin kabuksuz olan türleri:
Kahverengi mercimek: Toprağımsı tada sahiptir, pişirme sırasında şeklini korur ve tencere yemeklerinde iyi sonuç verir.
Puy: Fransız bölgesi Le Puy'dan gelen bu mercimek türü yeşil mercimeğe benzese de, daha küçük boyda ve baharatımsı bir lezzete sahiptir.
Yeşil mercimek: Boyutları değişebilir. Pişme sırasında formunu korur, tencere yemekleri, salatalar, çorbalar için iyi bir seçenektir.
Sarı ve kırmızı mercimek: Bu mercimekler diğerlerine oranla daha çabuk pişer. Fındığımsı bir lezzete sahiptir. Çorbalar, mezeler için lezzetli bir alternatiftir. Pişme sırasında şekli bozulur.
Beluga: Havyar gibi görünen minik siyah mercimek çeşididir. Salatalar için hem görsel hem de lezzet açısından iyi bir alternatiftir.
Kuru baklagillerde bulunan gaz yapıcı oligosakkaritlerin bir kısmı ıslatma suyuna geçtiğinden bu suyun dökülmesiyle gaz yapıcı özelliği azalır. Bu su besin değeri açısından kıymetlidir.
Çiğ tanelerde, proteinin sindirilmesi çok zordur, piştiğinde sindirim kolaylaşır. Haşlama ve pişirme sularını atmamak bakliyattan faydalanmamızı sağlar.
Ayrıca tahıllarla ve C vitamini zengin gıdalarla birlikte tüketildiğinde protein kalitesi yükselmektedir.
Tahıl ve sebze yemeklerinin içerisine mercimek ilave edilmesi, yemeğin protein kalitesini arttırır.
FAYDALARI
Çok iyi bir folik asit kaynağı olması, hayvansal olmayan yüksek derecede protein ve lif içermesi, yeşil mercimeğin faydaları arasındadır. Şimdi gelin yeşil mercimek faydalarını birlikte inceleyelim; Yeşil mercimek yüzde 26 oranında protein içerir. Özellikle vücudun kas yapısının düzgün çalışması için ihtiyaç duyduğu tüm temel amino grup asitlerin takviyesini vücuda verebilmektedir. Yüksek lif içeriğine sahip olması sebebiyle uzun süre tokluk sağlar ve mideyi yormaz. Yapısında yüksek düzeyde çözünür lif içermesi nedeniyle kandaki kötü kolesterolü azaltmaya yardımcı olur. Aynı zamanda kalp sağlığı için büyük önemi olan folat ve magnezyum açısından da iyi bir kaynaktır. Kansızlığa da iyi gelir.
MERCİMEKLİ BÜKME
MALZEMELER
2 su bardağı su
1 yemek kaşığı tuz
Aldığı kadar un
1/4 (çeyrek) çay bardağı sıvı yağ
1 adet yumurta (akı içine, sarısı üzerine)
İÇİ İÇİN:
2 su bardağı yeşil mercimek
Yarım çay bardağı zeytinyağı (zeytinyağlı daha güzel oluyor)
Karabiber
Tuz
1 tane orta boy kuru soğan
İstediğiniz iç malzeme olur (peynirli ve kıymalı çok güzel olur. Patlıcan ve ıspanak denemedim.)
HAMURUN ARASI İÇİN:
1 su bardağı dövülmüş haşhaş
Yarım çay bardağı sıvı yağ
100 gr margarin
Kuyruk yağı varsa daha güzel olur
YAPILIŞI: Hamurumuzu yoğurup, dinlenmeye bırakalım. 10 dakika yeterli. Sonra ortadan ikiye bölelim ve bir 10 dakika daha dinlendirelim, hamur dinlenirse daha iyi açılır. Hamurumuzu açabildiğimiz kadar açıyoruz, margarini eritip haşhaş ve sıvı yağı katıyoruz ve hamurun her tarafına sürüyoruz resimdeki gibi katlıyoruz, bir kenara alıyoruz. İkinci hamuru da aynı şekilde açıp, sadece sıvı yağ ile her tarafını yağlıyoruz ve ilk açıp katladığımız hamuru ikincinin ortasına koyuyoruz ve ilkini nasıl kapattıysak aynı şekilde kapatıp bir tepsi içine alıp, üstünü streçleyip buzdolabına atıyoruz. Hamurun dinlenip donması lazım. Mercimeğimizi güzelce yıkayıp, üstünü geçecek kadar su koyuyoruz. Ben çok su koyup sonradan süzmüyorum, vitamini gitmesin diye yarı pişsin ama vitamini içinde saklı kalsın. Soğanımızı küçük doğrayıp sıvı yağla kavurup ve haşlanan mercimeğin içine katıyoruz, biraz karabiberle tatlandırıyoruz, damak tadımıza göre tuzla karıştırıyoruz ve iç malzeme hazır. Hamuru dolaptan alıp, 16 kareye bölüyoruz, her parçayı uzunlamasına açıyoruz. Hamuru açarken, altını üstünü az yağlıyoruz ki tezgaha ve merdaneye yapışmasın. İçine malzemeyi koyup katlıyoruz, üzerine yumurta sarısı sürüp 185 derece fırında pişiriyoruz.