Rap müziğin sevilen isimleri, bayramın ikinci gününde GÜNAYDIN için bir araya geldi. Ünlü rapçiler, çocukken bayramlarının nasıl geçtiğini, bayram anılarını, harçlıklarıyla neler yaptıklarını anlatıp önemli mesajlar verdi.
KİLLA HAKAN:
"Almanya'da büyüdüm ben. O zamanlar Almanlar pek bilmiyorlardı Ramazanı, orucu... Onlar için bir önemi yoktu. Biz Türkler işe, okula giderdik, işten okuldan geldikten sonra bayramlaşırdık. Bir de tabii misafir işçilerdi ya bizimkiler, iş olsun, aylık gelsin, misafirliğe ihanet etmeyelim, misafiriz burada gibi düşünceleri olurdu, ama yine de oruçlarını tutarlardı. Tabii rahatsız etmeyelim kimseyi, bir şey demeyelim, yiyen yesin diyerek çok saygılı bir şekilde tutarlardı. O zaman daha sıkı bir gurbetçi ortamı vardı. Kreuzberg Türk doluydu. Bayramlarda iyi harçlık aldığımız zamanlar da oluyordu, büyüklerimiz sağ olsun... Bayram günü bayramlıklar giyilirdi, mis gibi tertemiz.
Şimdiki zamanlarda artık Alman bakanlar tweetler atmaya başladı 'Ramazan bayramları mübarek olsun Müslümanların' diye... Yıllar sonra onu da öğrettik, alıştırdık, sağ olsunlar kabul ettiler. Bayram çok güzel, küsler barışıyor, küçükler büyüklerin ellerinden öpüyor, büyükler küçüklere harçlık vererek sevindiriyor. Oruç tutmak da çok sağlıklı vücut için. Bir de o zamanlar bayram pidesi bulmak zordu Berlin'de, Türk dükkanları yoktu, evde anneler yapıyordu. Şimdi Almanya'da Türkiye'ye dair her şey var."
TAŞKAN:
"Çocukluğumda bayramlar benim için; bayramlık kıyafetlerle akrabalarla, komşularla bir araya gelip büyüklerin sohbetini dinlemek, yaşıtlarımla oyun oynamak, aldığım harçlıklarla öncesinde hedeflediğim oyuncaklardan almaktı."
YENER ÇEVİK:
"Bayram arifesi İzmir'de kemer altına giderdik annem ve babamla. En yeni kıyafetler ve ayakkabılar alınırdı, abimle kıyafetlerimizi yastığın altına koyardık, sabah olunca bir heyecan ile uyanıp yeni kıyafetlerimizi giyerdik. Bu kıyafetlerimiz bayrama özeldi, başka zaman giyemezdik. O günlerin hatırası büyüktür bende."
WOLKER:
"Bayramlarda şeker toplardık, büyüklerimizin ziyaretine giderdik, ellerini öperdik. Çok güzel geçerdi, çok eğlenirdik, yemekler yerdik. Ziyaretlerimiz bittikten sonra sokakta arkadaşlarımız ile gezerdik."
CEZA:
"Bayramlar artık anılarımda yaşayan tatlı hatıralar ve özlemle dolu günlere dönüştü."
MURDA
SAVAŞ OYUNU OYNARDIK
"Eskiden bayramlarda bütün ailenin ellerini öperdik, tüm arkadaşlar ile gezerdik. Mahallede arkadaşlar ile plâstik tabaklardan savaş oyunları oynardık. Bayram haçlıklarımız ile sinema giderdik. O günleri her çocuk gibi unutamıyorum."
CANBAY
ŞEKER VERENLERİ SEVMEZDİM
"Biz çocukken sokağa çıkardık, çete gibiydik, çok kalabalıktık mahallede. Başlardık kapı çalmaya, kim para verirse artık... Şeker verenleri sevmezdim. Bağcılar'da cuma pazarı tarafında gezerdik, topladığımız paralar ile oyuncak silah alırdık, sonra torpil atardık, insanlar bayram olduğunu hissetsin diye her yerde patlatırdık. Bayram harçlıklarımız ile internet kafeye gider, oyun oynardık. Ben bu bayram askerde olacağım."
ZEN-G
20 GÜNLÜK İSTANBUL-VAN YOLCULUĞUMUZU UNUTAMAM
"Kalabalık ve sıcak bir aile ortamında büyüdüğüm için çokça bayram hatıram var... Size en maceralısını anlatmak istiyorum.
Bundan 18 yıl önce ben 11 yaşındayken bir bayram ziyareti için babamın doğum yeri olan Van'a doğru İstanbul'dan yola çıktık. Ama yola bayramdan neredeyse 20 gün önce çıkmıştık.
Annem ve babam rotayı çizmiş, tüm planı yapmış, beyaz arabamızın arkasına da yatağı atmış gidiyorduk.
Bize radyoda şarkılar, bana arka koltukta kız kardeşim eşlik ediyordu.
Van'a gidene kadar en az 35-40 şehirde duraklamıştık. Bursa'da İskender, Ankara'da aspava, Antep'te baklava yemiş, Kilis'te Fırat Nehri'ni, Sivas'ta Kızılırmak'ı, Erzurum'da Çifte Minareli Medrese'yi, Mardin'de eski Hasankeyf'i görmüş ve her geçtiğimiz şehrin havasını almış, en az bir aile dostumuz ile selamlaşmıştık. Şanslıyımdır yolculuğumuzun 15. gününde Mardin'deyken bir yaş daha büyümüştüm, ailecek bir pastanede pasta yiyip doğum günümü kutlamıştık. O gece çok güzel eski bir Mardin konağında dinlenmiştik. Bu yaş günü bana çok değişik hissettirmiş, bu yolcuğu daha da unutulmaz kılmıştı.
Sonunda arife günü Van'a vardık. Bayram boyunca bir aile büyüğümüzün evinde misafirdik. Van Gölü'ne yakın bir köyde yaşıyorlardı, kış olmasına rağmen doğası muhteşemdi, her yerde ceviz ağaçları vardı. Hiç unutmuyorum vardığımız gün bizimkiler ev ahalisiyle soba başında yolculuğumuz hakkında sohbet muhabbet ederken dışarıda kar yağmaya başlamıştı bile. Ertesi sabah bayram namazı kılındı, mezarlıklar ziyaret edildi.
Bayramın ilk günü ve sonrası akrabaları misafir etmek ve büyüklere misafir olmakla geçmişti.
Büyüklerimiz sohbet edip tatlı yerken biz çocuklar şeker yiyip harçlıklarımızı sayıyorduk.
Bayram bittiğinde ise sevdiklerimizle vedalaşıp tekrar yola koyulup bir 10 günde doğudan batıya doğru Karadeniz şehirleri üzerinden turumuzu tamamlayıp evimize sağ salim dönmüştük. Kalbimizde ve kameramızda kalan anılarla, yolda edindiğimiz bilgiler ile birlikte...
Ben de sayenizde o günleri tekrar hatırlamış, gülümsemiş oldum."
AYAZ
BAYRAMDA 1000 KM YOL YAPARDIK
Çocukken bayramlarda aile büyüklerimizi ziyarete Trabzon'a gider, 1000 km yol yapardık. Büyüklerimizin ellerini öpüp dualarını almak çocukken zorunluymuş gibi hissederdim. Verdikleri harçlıkları biriktirir, yine onlara ihtiyaçları neyse hediye alırdım. Bu bayram onlar yoklar ve ben mezarlarını ziyarete geldim. Meğer ne değerli şeymiş onlarla bayramı paylaşmak, birkaç günlüğüne de olsa yanlarında olmak... Genç kardeşlerime tavsiyem; bayram kültüründen sıkılmasınlar, aile büyüklerini ziyaret etsinler. Bu büyüklerine mutluluk onlara ise ilerde çok güzel anılar bırakacak."
BURAK KİNG
'BAYRAM SABAHLARI TÜRK TV'LERİNİ İZLERDİK'
"Çocukluğum Hollanda'da geçti. Bayram sabahlarım çok buruk olurdu. Annem bizi erkenden kaldırırdı, Türk Tv'lerini izlerdik, sonra telefonla akrabalarımızla bayramlaşırdık. Türkiye'deki gibi bayramdan önce bayramlık alışverişi heyecanımız olmuyordu, o yüzden Hollanda'da bayram arifesi keyfini yaşayamadım."