O ta çöpe, her şeye mutlu olan ve bizim de hayatta karşılaşacağımız sorunlar karşısında öyle olmamız gerektiğini dikte eden, aşırı optimist, iyilik abidesi Pollyanna'nın günümüzdeki aşk hikayesi nasıl olurdu? Ya da işleri daha da zorlaştıralım; Pollyanna'nın başından geçen platonik bir aşk hikayesi olsun. Acı geçirmez Pollyanna ile platonik aşıklara optimist yaklaşımları, örnek alınası çözümleri sizler için yazdık...

Pollyanna'nın hoşlandığı çocuk yanından geçerken Pollyanna'ya 'günaydın' der.
-'O kadar kişinin yanından geçerken bana günaydın dedi. Üstelik bir de gözlerime bakarak. Yuhh! Bu kadar da belli edilmez ki.'

Çocuk, sınav kağıtlarını arkasında oturan Pollyanna'ya uzatırken, parmağı Pollyanna'nın parmağına dokunur:
-'Biliyordum. O da artık uzaktan bakışmalardan sıkıldı. Bana dokunmak, hissetmek istiyor.'

Hoşlandığı çocuk sevgili yapar. Pollyanna bunu fark eder: -'Elimi sallasam ellisi ama gönlüm sende diyor. Kıyamam, bana bu kadar aşık olamaz, inanamıyorum.'

Pollyanna ve çocuk otobüs durağında karşılaşırlar. Otobüs geldiğinde çocuk, nazikçe Pollyanna'ya önden buyurmasını söyler. Pollyanna şöyle anlar:

-'Aman Allah'ım! Ne kadar da aptalım. İlk benim ona açılmamı bekliyor. Bana sahip olamayacak kadar alçakgönüllü görüyor kendini. Bunu nasıl düşünemedim!'

Pollyanna durak macerasından sonra hoşlandığı çocuğa açılır ama 'bizce' reddedilir. Pollyanna'ya göreyse durum şöyledir: -'Bu taktikleri artık bilmeyen kalmadı. Kaçan kovalanır mesajı vermek istiyor. Rakibim Usain Bolt bile olsa seni yakalarım şapşik şey.'

Pollyanna uğraşlarında ısrar eder. Çocuk şöyle der: 'Yeter artık sıkıldım senin baskılarından. Lütfen artık peşimi bırak. Bir ilişki içindeyim ve çok mutluyum. Üç ay sonra evleneceğiz. Senin yüzünden kız arkadaşımla sorunlar yaşıyorum. Tutup bir de onu aramışsın, 'Seni, bana karşı kıskandırmak için kullanıyor; kendini harcama, derhal ayrıl' demişsin. Hayatımın vahşetisin! Biraz daha devam edersen taciz davası açacağım. Yeter artık, seni sevmiyorum kabullen bunu!' Bu ifadeler karşısında Pollyanna'-nın mutluluğu katlanmıştır. Anladığı şey şudur:

-'Yeter artık sıkıldım SENİn baskılarınDan. LütfEn artık peşimi bırak. Bir iLİşki içindeyim ve çok mutluyum. Üç ay sonra evleneCeğiz. Senin yüzünden kız arkadaşımla sorunlar yaşıyorum. Tutup bİr de onu aramışsıN, 'SEni, bana karşı kıskandırmak için kullanıyor; kendini harcama, derhal ayrıl' demişsin. Hayatımın vahşetisin! Biraz daha devam edersen taciz davası açacağım. Yeter artık, seni SEVMİYORUm kabullen bunu!'

Çocuk sevdiği kızla evlenmiş ve mutlu bir hayat yaşadıktan sonra vefat etmiştir. Pollyanna, bu olayı öğrenir: -'Aşkın gerçek olduğunu, beni sevdiğini her zaman savundum. Ama bu kadar kaçmana da gerek yoktu. Aşk acısından kendini öldürdün…'