Türk sinemasının gündeminde bu hafta yasal varis krizi vardı. Kulislerde Ahmet Kaya ve Naim Süleymanoğlu'nun ailelerinin haklı tepkileri konuşuldu. Yapımcılar, ailelerden izin almadan nasıl böyle bir işe kalkışabilir? Bir yapımcı nasıl olur da "Topluma mal olmuş bir ismin filmini yapmak için izin almama gerek yok!" açıklamasını yapma hakkını kendinde bulabilir? Gişe hırsıyla daha fazla para kazanma uğruna nasıl olur da bir ailenin hatıralarına ihanet edilebilir?
CEVABI SEYİRCİ VERSİN
'Müslüm'ün gişede başarılı olmasıyla başladı her şey. Gişe rakamını gören yapımcılar, yeni isim arayışına girdi. Ahmet Kaya, Naim Süleymanoğlu ve şimdi de Neşet Ertaş'ın aileleri, birileri mutlu olsun diye üzülüyor, hatta ülkeyi terk ediyor. Bu hafta en üzülen isim Ahmet Kaya'nın eşi Gülten Kaya ve kızları oldu. "İtibar etmeyin film haberlerine" deseler de, karşı taraf filmi ısrarla çekeceğini açıkladı. Hatırlayacaksınız 'Naim' filminde de aynı sorun yaşandı, sırada ise Neşet Ertaş var. Keşke yapımcılar bu ailelerin özellerini kendilerine bırakıp isteklerine saygı duysa, hatıralarına saldırıda bulunmasa. Bu ailelerin tek beklentisi, yakını oldukları ünlülerin hatırısına saygı göstermeyen yapımcıların filmine gidilmemesi. Yani seyirci en güzel cezayı gişede verirse sanırım bundan sonra bu tarz yapımlar izinsiz çekilmez. Belki bu sayede gözünü para bürüyen yapımcılar başka işlere atılır.
AİLE TEPKİSİYLE KARŞILAŞAN DİĞER FİLMLER
'Amy': 2011'de vefat eden Amy Winehouse'un ailesi, ünlü şarkıcının hayatıyla ilgili çekilen filmi eleştirmişti. Babası Mitch Winehouse, kızıyla olan ilişkinin doğru aktarılmadığını söylemişti.
'Detainment': İngiltere'de 1993'de 2 yaşındaki James Bulger'ı kaçırıp işkence yaparak öldüren iki çocuk katilinin hikayesini anlatan film, En İyi Kısa Film dalında Oscar'a aday gösterilmişti. Bulger'ın annesi Denise Fergus, "Bu sözde filmin çekilip şimdi Oscar'a aday gösterilmesinin beni ne kadar üzdüğünü ifade edemem" demişti.
'Aylan Bebek': Boğularak hayatını kaybeden 3 yaşındaki mülteci Alan Kurdi'nin babası Abdullah Kurdi, çocuğunun hayatının film olarak çekilmesine tepki gösterdi. Kurdi, "Ailemin çektiği acılar hakkında iznim alınmadan film yapılması çok üzücü. Yetmezmiş gibi oğlumun adı değiştirilip Aylan deniliyor."
'JOKER'İN +18'İ VAR KORKMAYIN
'Çocukları salondan çıkarın. Yeni 'Joker' filmi şiddet dolu' deniliyor. Bu sözlere itibar etmeyin, bir kere filmin vizyona girmesine daha bir hafta var. Üstelik film için +18 ibaresi konulmuş. Ancak aileler endişeli; "Çocuğum internetten alınan biletle filme giderse ne yaparım?" diyor. Haklılar. Türkiye'nin her yerine dünya standartlarında sinema hizmeti götürmeyi benimseyen CGV Mars Entertainment, bu kuralı ne kadar başarılı uyguluyor? Önümüzdeki hafta sonumu buna ayıracağım, sonuçları sizlerle paylaşacağım.
Bu arada 'Joker' filminin içerdiği şiddet sahneleriyle ilgili çoğu kişi 'Akıl sağlığı yerinde olan biri; film veya dizi izleyerek psikopat katil haline gelemez' diye düşünüyor.