Google'da 'örnek sanat hareketi' diye araştırma yaptığınızda, ünlü oyuncu Engin Altan Düzyatan ve komşularının sanatsal birikimlerini paylaşmak amacıyla kurdukları Clubfinearts'ın hikayesi ilk sırada çıkıyor.
Clubfinearts üyelerinin hepsi kendi işlerinde başarılı, genç koleksiyonerler.
Bilgili Holding ve Sabiha Kurtulmuş organizasyonuyla gerçekleşen Artweeks@ Akaretler'in ilkinde tanıdığımız bu örnek genç koleksiyonerler, ikinci kez düzenlenen Artweeks'te 'Sanat paylaşmak içindir' temasıyla bir söyleşi gerçekleştirdi.
ATÖLYELERİ GEZİYORLAR
Sabiha Kurtulmuş'un moderatörlüğünde gerçekleşen Art Talks'a Clubfinearts üyelerinden Engin Altan Düzyatan, Erol Büyük, Ata Volkan Alp, Cengiz Yatağan, Hakan Salargil ve Haluk Yücelsin katıldı. Koleksiyonerliğin paylaşarak büyüyeceğine inanan Düzyatan, konuşmasına Clubfinearts'ın kurulma amacını anlatarak başladı.
Ekibin ana misyonu;
Türk sanatı, sanatçısı ve koleksiyonerini uluslararası platformda görünür kılmak. Bir WhatsApp grupları var, ekip olarak her ay atölye atölye gezerek yeni eserler almaya ve paylaşmaya devam ediyor, sanatla mesafeli olan herkesi sanatla buluşturmayı hedefliyorlar. Clubfinearts üyeleri her geçen gün yeni fikirler üretmeye devam ediyor. Herkesi heyecanlandıran fikirlerden biri de şu: Beykoz'da bir köyü, müzeleri, festivalleri, galerileri ve mimarisiyle ünlü İsviçre'nin Basel kenti yapmak.
Beykoz'da bir köyün dev bir sanat çekim merkezi olduğunu düşünsenize, inanılmaz değil mi? Ama onlar o kadar mütevazı ki, projeden 'Hayalimiz' diye bahsediyorlar.
SANAT KÖYÜ PROJESİNE DESTEK OLALIM
Basel'in popülaritesi, 1970'de üç galericinin gayretiyle başlayan Art Basel'le daha da artıyor. Art Basel; dünya fuarlarının en önemlileri arasında, hatta ünü günümüzde Avrupa, Amerika, Asya olmak üzere üç kıtaya yayıldı. Dünyaya adını duyurmuş dev etkinlik, her sene 4 binden fazla uluslararası sanatçıyı ağırlıyor. Bir köyü Basel'e dönüştürmek kolay mı diye düşünmeyin. Fikir müthiş, projeye bir yerden başlansa yıllar sonra Beykoz'a dünyanın dört bir yanından turist akın etse, hepimiz 'Clubfinearts iyi ki var' diyeceğiz. Beykoz'da bir köyün Basel'e dönüştürülmesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı, Beykoz Belediyesi ve sponsorlarla keşke hemen yola çıkılsa ne şahane olur.