Küçük gelini Hale'nin doğumu için bayramda New York'a giden Süleyman Kosif'in; arkadaşları ile yemek yediği Cipriani'de, 'Türkçe konuşuyor' diye bir grubun sandalyeli saldırısına uğradığını yazmıştım. New York'tan döndüğünden beri insan içine hiç karışmayan Süleyman Bey'in yüzünde ciddi darbeler olduğu konuşuluyordu; doğruymuş. Süleyman Bey'i bir davette gördüm; olayın üzerinden neredeyse 25 gün geçmesine rağmen, hâlâ burnunda, alnında ve kaşında aldığı darbelerin izi duruyordu. Medeniyetin göbeğinde böyle üç-beş haddini bilmezin gazabına uğrayan Kosif'in vallahi verilmiş sadakası varmış...