Salı günü Asena ile ilgili yazdığım yazıya ilginç eleştiriler geldi. Asena'nın babasıyla ilgili sözlerine ben çok duygusal yaklaşmış, "Pek çoklarına bu sözler Buzda Dans yarışmasında oy toplama uyanıklığı gibi gelse de, ben öyle olmadığına inanıyorum" demiştim. Benim bu düşüncem eleştirildi işte. Bir okuyucumuz "Sizin gibi düşünmek için çok saf olmak gerekiyor" demiş. Ben, iyi niyetimin eleştirilmesine ya da saflık olarak adlandırılmasına takılmadım. Takıldığım konu; artık inanacak hiçbir şeyimizin kalmamış olması. Farkında mısınız; hiçbir duygu kimseye sahici gelmiyor artık. Bir başka okuyucumuz yine Asena'yı eleştirerek "İnsanın kazanma hırsı ile her yolu denemesi çok korkunç" demiş. Böyle mi sahiden? Asena'nın yıllardır öfke duyduğu babasına sarılması hiç mi inandırıcı gelmiyor? Eğer durum böyle algılanıyorsa çoğunluk tarafından, o zaman Asena'nın da, hayatlarını milyonlar önünde yaşayan diğer ünlülerin de bir şeyleri gözden geçirmesi gerekiyor.