Aileye, ahlaka, adaba kast eden cinsi bozuklar için ellerinde gökkuşağı bayraklarıyla caddelere fırlarlar.
Ödül konuşmalarında Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni aşağılayıp, bölücü hainlerin sesi olurlar.
Gezi eylemcilerinin peşine takılıp, ihanetin borazanı olmaya soyunurlar.
Sokak hayvanları için meydanları doldururlar, kurumuş göl üzerinde klip çekmeyi maharet sayarlar.
Terör cazgırı sözde gazeteciler yargılanırken duruşma salonu önünde kuyruğa girerler.

Kendi yazlıkları yanmasın diye elinde su bidonuyla dağlara koşarken en cesur çevreci pozu takınırlar. Gelin görün ki, Gazze'de bebeler fosfor bombası ile yanarken dut yemiş bülbüle dönerler...
Ey magazin dünyasının tatlı su eylemcileri, 1 Ocak günü 450 bin kişi Tarihi Yarımada'yı doldurup İsrail'in Gazze zulmüne isyan ederken neredeydiniz? İçinizden birini bile oralarda göremedim. Yoktunuz... Zaten söz konusu gerçek mazlumlar olduğunda hiç var olmadınız ki... Sosyal medyada yasak savan iki klişe cümle, oldu bitti. Yani dostlar alışverişte görsün...
Gazze'deki katliama karşı durmanın; partisi, siyaseti olmaz. Göğsünüze takacağınız tek rozet insanlığınızdır. Keşke içinizden biri bile uykusuna kıyıp sabah orada olabilseydi.
Ama nerede sizde o yürek?..

Şakir Paşa dizisine sabotaj mı yapıldı?
Şakir Paşa: Mucizeler ve Skandallar dizisinin çekildiği köşk plato gece yarısı çıkan esrarengiz bir yangın sonucu kül oldu. Bu beklenmedik olay yüzünden dizinin yeni bölüm çekimleri de tehlikeye girdi.
Cevat Şakir Kabaağaçlı'nın aile hikayesini anlatan dizinin çekildiği köşkün kül olduğu yangınla ilgili "sabotaj ihtimalinin değerlendirildiği" haberi de kulisleri hareketlendirdi.

Dizinin X hesabından yapılan paylaşımda şu ifadeler yer aldı:
"Bu gece saat 01.30 civarında çekimlerimizin yapıldığı platoda büyük bir yangın çıktı ve ne yazık ki Şakir Paşa Köşkü tamamen yandı. O sırada sette bir çalışma olmaması ve kimsenin bulunmaması nedeniyle, uzman ekipler yangının çıkış sebebini ve sabotaj ihtimalini kapsamlı olarak değerlendirmektedir."
Büyükada'da çekilen dizi için 1200 metrekarelik alan içerisine iki katlı bir dekor kurulmuş ve ailenin hikayesinin önemli bir kısmının geçtiği tarihi köşk, 7 dönümlük bir platoda yeniden tasarlanmıştı. Dizinin yayına girmesinin ardından ünlü edebiyatçı Cevat Şakir Kabaağaçlı'nın torunları, "Bizden izin alınmadı" diyerek tepki göstermiş, yapım şirketine dava açacaklarını açıklamıştı.

Allah kurtarsın!
Bir acayip reklam dönüyor ekranlarda. Arama motoru reklamı. Gençler yolda yürürken üzerlerine doğru bir boğa koşmaya başlıyor. Bizimkilerin akıllarına ilk olarak "Boğa saldırırsa ne yapmalı?" diye internette arama yapmak geliyor. Sonunda yüksek bir yere çıkmaları gerektiğini arama motoru sayesinde (!) öğreniyorlar.
İşte teknoloji bağımlılığının gelip dayandığı son nokta bu... İnsanlar boğa saldırdığında duvara çıkmayı bile yapay zekadan öğrenecek kadar çaresiz aptallara dönüştürüldü.
Her şeyin yapayına mahkum edildik. Zekanın bile. Allah kurtarsın...

Gaf'let kürsüsü
Milli Piyango'nun 80 milyon lira çekiminde kazanan numara daha ilan edilmeden canlı yayın ekranına düştü. 3 saniye sonra fark edilince alt yazı hemen kaldırıldı.

Zap'tiye
Estetik operasyonu yaptırdıktan sonra yeni yüzü tanımayan akıllı telefonlar açılmazsa ne olacak?

Ne demiş?
"Noel Baba Ortadoğu'ya uğramasın. Çünkü orada hediye verecek çocuk kalmadı." (Galata Köprüsü mitinginden bir pankart)