Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Bir kez daha gündem yarattık

Yakından Kumanda'nın gündemin peşinde koşan değil gündem yaratan bir köşe olduğunu okurlarımız çok iyi bilirler. Geçen hafta da öyle oldu. Ünlülerin çocuklarına yabancı isimler vermesini eleştiren "Türk isimleri neyinize yetmiyor?" başlıklı yazımız büyük ilgi ve destek gördü.
Köşemizin müdavimlerinden Cihan Ramoğlu da Yakından Kumanda ailesinin ortak hislerine tercüman olan bir yorum göndermiş:
"İngilizler çocuklarına İngiliz isimleri koyar. Aynı şekilde Fransızlar çocuklarına Fransız isimleri koyar. Yahudilerin tutup da Japon ismi koyduğunu göremezsiniz. Ermenistan'da kolay söyleniyor diye Türk ismi koyabiliyorsan koy bakalım, bir dene istersen! Türkiye'de de Türkler çocuklarına Türk ismi koyar, kulağına ezan ile birlikte! Bu zikrettiğiniz isimlerin pek de ezanla kulağa okunmuş olduğu duygusu oluşmuyor! Hangi dünya ülkesinde ünlüler çocuklarına Türk ismi koymuş? Söylenen sözler, açıklamalar hepsi bahane!.."

DALAMAN HAVALİMANI'NA DİKKAT!
Köşemizin gediklisi Muharrem Akduman sorumlu bir vatandaş olarak bu kez de Kanada dönüşü Dalaman Havalimanı'nın eksiklerini not etmiş:
"Yüksel'ciğim, Dalaman Havalimanı'na geliş bir felaket. Işıklar yetersiz, göz gözü görmüyor, garaj gibi bir yer adeta. Geçmiş yıllarda 3 kez valizim kayboldu, zabıt bile tutturamadım çünkü yetkili yok. 3-4 büro var ve onların her zaman kapıları kilitli. Toronto'dan transit dönüşte valizimin Dalaman'a gelmesi gerekiyordu ama iki ayrı yerde aradım yok. 2 saat geçti, Marmaris'e giden otobüsler kalktı gitti. 4 bin TL verip taksi ile gitmek zorunda kaldım. Bir üçüncü bölüm var transit valizler geliyor oraya ama oraya girmek de yasak. Gümrüklü Bölge imiş!!? Oysa orada da görevli yok. Nihayet kendi çabamla o kısımda duvarın dibinde buldum valizimi ama perişan oldum.
Bir şok da çıkışta yaşadım. Otobüslere ulaşmak için 20-30 basamaklı merdivenden inmek zorundasınız. Üstelik elinizde 23'er kiloluk iki valizle... Herkül falan olmak gerek. Merdivenlerin yanında valizi yürütmek için de bir bölüm yok.
Devlet Hava Meydanları mı ilgilenir, Ulaştırma Bakanlığı mı bilemiyorum...
Akduman'ın bir de teşekkürü var:
"Pasaportumun günü bitmişti ve cuma akşamüstü müracaat ettim. Araya tatil girmesine rağmen 24 saat geçmeden 'Pasaportunuz hazır' bildirimi aldım. Yurtdışına yüzlerce gitmişliğim var. Diğer ülkeler bu işi en erken 10 günde yapabiliyorlar. Vallahi ülkemle gurur duydum. Yetkilileri kutluyorum. Bölücüler de duysun ve bu ülkede neler yapıldığını görsünler."

YİNE ÇORBAYA TUZ OLDUK
Geçen hafta okurumuz Yunus Emre Acar'ın Şanlıurfa'dan fırlattığı imdat fişeğine köşemizde zoom yapmış, feryadını duyurmuştuk. Dertli okurumuz, Şanlıurfa'da çocuk onkoloji doktoru olmadığı için binbir zorlukla başka şehirlere gitmek zorunda kaldıklarını yazmıştı.
Ne mutlu ki okurumuzun sesi duyuldu, Şanlıurfa'ya bir çocuk onkolojisti atandı. Zaten son yıllarda her derde deva olan Sağlık Bakanlığı'mızdan da farklı bir tepki beklemiyorduk.
Şimdi bölge halkının bir beklentisi daha var: Şanlıurfa'ya Onkoloji Hastanesi kurulması. Umarım ona da vesile oluruz, haydi inşallah...

Zap'tiye
Ticarette risk alacaksan, böyle alacaksın. (!)




Şeref kürsüsü
Çatısını güneş panelleriyle kaplayıp tüm enerji giderini karşılayan, ayrıca fazla elektriği şebekeye satıp yılda 160 bin lira gelir sağlayan Muş Endüstri Meslek Lisesi yöneticilerine kocaman bir alkış.



Ne demiş?
Sibel Can, "Kendinizi güvende hissediyor musunuz?" sorusuna "Doğruyu söylemek gerekirse ben tabii ki güvendeyim. Benim dışımda kimse güvende değil" diyerek yanıt verdi.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA