Ali Koç, Fenerbahçe'ye başkan seçildiğinde mutlu olmuş, desteğimi ve umudumu bu sütunlarda dile getirmiştim. Peki beş yıl sonra Fenerbahçe'nin elinde ne var? Ne olduğunu bilmem ama neler olmadığını özetleyeyim:
Hiç lig şampiyonluğu ve Avrupa başarısı yok. 150'den fazla transfer, yurtdışına saçılan milyon dolarlar var ama elle tutulur bir başarı yok... Yerine, futbol tarihine katran siyahı harflerle yazılacak bir "kocaman rezalet" ve "utanç" var.
Sayın Ali Koç ve arkadaşları, siz bu protestoyu yaptınız diye TFF ile MHK sabaha kadar üzüntü ve utançtan ağlarlar diye mi umut etmiştiniz acaba? Sayenizde Fenerbahçe'nin adı bir futbol skandalı ile Avrupa'da manşetlere taşınmalı mıydı? Deprem acısı yaşamış bir bölgenin futbola ve güzelliklere susamış insanına yaptığınız bu saygısızlığı vicdanınızın neresine sığdırabildiniz? Peki ya üzerinde "100. Yıl" yazan bir kupayı mundar etmekle her şeyden önce Mustafa Kemal Atatürk'ün ruhunu incittiğinizi nasıl anlayamadınız?
Bu saçma protesto aslında Fenerbahçe yönetiminin "aczinin" ifadesidir. Çünkü güçlü bir dünya kulübü, uğradığı haksızlığın hesabını sahaya bırakmaz. İki telefon, bir toplantıyla istediğini alır. Gencecik çocukları "mayın eşeği" gibi sahaya sürmek, sadece korkakların ve iş bilmezlerin tercihidir.
Bana göre bu rezaletin sembolü, Şanlıurfalı gencin üzerindeki Fenerbahçe formasıyla tribündeki yüz ifadesidir. Siz unutabilirsiniz ama ben o yüzü asla unutmayacağım. Nokta.
Şafak Sezer'in tuvaleti
MasterChef'in eski yarışmacıları Tahsin Küçük ve Sergen Özen, YouTube kanalları için yaptıkları programda bu hafta Şafak Sezer'in evine konuk oldular. İkilinin izlenimleri bir hayli ilginçti.
Sezer'in mutfağının her köşesinde siyah renkli dolap, siyah renkli masa bulunmasına dikkat çeken ikili, evdeki merdivenleri de otel lobisi merdivenine benzetti.
Ünlü oyuncunun evindeki en dikkat çekici bölüm ise tuvaletti. Sezer, evindeki tuvaletin kapısının üstündeki tuhaf desen için "Onu benim arkadaşım eve hediye etti. Teşekkür ederim" dedi. Tahsin ise tuvaletle ilgili "İnanılmaz bir tuvalet, insan girmeye çekiniyor" ifadelerini kullandı.
Sahi, "Ünlülerin Tuvaletleri" diye bir magazin programı yapılsa izlenmez mi? Hani bir tek o kalmıştı da o yüzden soruyorum.
Bu haritayı saklayın!
Dün sabah A Haber'de sunucu Cansın Helvacı ve yorumcu Faruk Erdem "nadir" bir haritayı ekrana taşıdılar. Şehir dışına tatile gidenlerin oluşturduğu "Kavimler göçü" nedeniyle neredeyse tamamen boşalan İstanbul'da trafik yoğunluğu yüzde 9'a kadar düşmüştü. Kıpkırmızı olmasına alıştığımız şehrin tüm yolları yemyeşildi.
Böyle bir tablo en son pandemi dönemindeki kapanma sırasında karşımıza çıkmıştı. Rejidekiler bile haritaya bakıp "Acaba nereye gitsek?" diye plan yaparken, Cansın Helvacı arkadaşlarını uyarmak zorunda kaldı: "Durun, yayın bitmeden kimse bir yere gitmesin!.."
Gaf'let kürsüsü
Suudi Arabistan'daki kupa fiyaskosu, hakemin saha ortasında dövülmesi ve Fenerbahçe'nin sahadan çekilmesi... Türk Futbolu'nu dünyada el birliği ile küme düşürdük. Kutlu olsun!..
Zap'tiye
Bayramda 35 milyon kişi yer değiştirecekmiş. Umarım bu dengesizlik fay hatlarını tetiklemez!..
Ne demiş?
Bir vatandaş, direksiyon başındaki Cem Yılmaz'a sordu: "Arabanız çok güzelmiş, ne iş yapıyorsunuz?" Cem Yılmaz cevapladı: "Ne iş olsa yaparım."