Cumhuriyet Halk Partisi, kurulduğundan bu yana hiç bu kadar aciz hale getirilmemişti. Düşünün, terör partisinin yöneticileri çıkmışlar, ayan beyan "Biz olmazsak, CHP yürüyemez" diyor. Hatta daha da ileri gidip, Ümit Özdağ'ı ittifaka kattıkları için CHP'yi "çapsızlıkla" itham ediyorlar. Şu rezilliğe bakar mısınız? Sadece şu son yaşananlar bile CHP adına 100 seçim yenilgisinden daha yıpratıcı, daha aşağılayıcı değil mi? Peki değer miydi? Hiç sanmam...
Atatürk ve silah arkadaşlarının İzmir'den denize döktüğü ne kadar emperyalist varsa, seçimler öncesinde adeta tek yürek olmuş, "Erdoğan'ın bulunduğu koltukta hilal var. Biz bu hilali yıkacağız" diyerek CHP'nin başını çektiği ittifaka açık destek veriyorlar. Masaya kimin oturup, kimin kalkacağına, Atatürk'ün hayatı boyunca mücadele ettiği dış güçler, ayrılıkçılar, terör örgütleri, paralel devletçiler karar veriyor. Aziz Ata'mızın "Halk" ismini verdiği partinin belediyeleri, kendilerine oy vermeyen depremzede halkı otellerden kovuyor, gözünü oy hırsı bürümüş yandaşları, gönderdikleri bir şişe suyu bile helal etmiyor. O "Halk" partisi ki, şehit cenazelerine bırakın katılmayı, çelenk bile gönderemiyor. Atatürk'ün "vazgeçilmez ilkeler" olarak belirlediği altı okun her gün bir tanesi bu partinin yöneticilerinin sırtına saplanıyor ama bana mısın demiyorlar.
Bu "halksız" Halk Partisi kim bilir Aziz Atatürk'ün ruhunu nasıl incitiyordur...
Bükemediğin eli öpeceksin
Sözün sahibi ünlü oyuncu Metin Akpınar. Siyasi konularda sivri çıkışlarıyla tanıdığımız, karakteri gereği "doğal muhalif" portresi çizen, hayata eleştirel gözlükten bakan bir sanatçı. Hatta bazen doz aşımı nedeniyle hakim önüne çıkmışlığı bile vardır.
Her daim hükümeti eleştirmesiyle tanıdığımız Metin Akpınar son olarak Kafa TV'deki konuşmasıyla herkesi şaşırttı. Akpınar, Erdoğan'ın "baba" figürünü en iyi kullanan, en inandırıcı lider olduğunu belirterek, özellikle deprem bölgesinde herkesin vaatte bulunduğunu onun ise icraatlarıyla güven sağladığını dile getirdi. Akpınar son olarak da "Bükemediğin eli öpeceksin, başka çaresi yok" dedi.
Yandı gülüm keten helva... Artık Metin Akpınar'ın elinde taşla hazır bekleyen muhalif troller tarafından recm edilmemesi sürpriz olur. Nasıl ki Sözcü'de azıcık tarafsız yazmaya kalkışan Yılmaz Özdil'i, TOGG ile sahneye çıkan Özcan Deniz'i ve kendi düşüncelerine ters düşenleri birer birer linç ettilerse, Metin Akpınar'ı da artık hedef tahtasına koyacaklardır.
Hayatım Roman'ın galasına buyurun
Kariyerime yön veren olayları anlattığım, mesleğe yeni başlayacak genç heveslilere 42 yıllık tecrübelerimi aktardığım Hayatım Roman kitabıma gösterilen ilgi beni nasıl memnun etti anlatamam. Evet, yazdıktan sonra beni bile hayretler içinde bırakan bu olaylar manzumesinin ilgi çekeceğini biliyordum ama bu kadarını beklemiyordum doğrusu.
Yarın kitabımızın tanıtımı yapılacak. Okurlarımla ve kitapta adı geçen ünlü dostlarımla saat 15.00'de İstanbul Levent'teki İstinye Park Alışveriş Merkezi'nde bulunan D&R mağazasında bir araya geleceğiz. Kitap imzalatmak, sohbet etmek, dertleşmek, hasret gidermek isteyen herkesi yarın İstinye Park'a bekliyorum.
Gaf kürsüsü
"Kahveyi bir hışım kaynatıyorsun ya... (Stüdyodan müdahale) Pardon bir taşım... Sağ ol Reyhan'cım." (Neler Oluyor Hayatta programında Nur Tuğba Namlı'nın Türk Dili'ne kazandırdığı yeni deyim)
Zap'tiye
Japon inanışına göre makyaj yapma süreniz 4 dakikayı geçiyorsa çirkinsiniz demektir. Türk inanışına göre Photoshop süreniz 4 dakikayı geçiyorsa en yakın köprüden atlamanız gerekir.
Ne demiş?
"Recep Tayyip Erdoğan, dualarımızın kabul olmuş halidir." (Sivas'ta Erdoğan'ın mitingine katılan bir kadının sözleri)