Allah geçinden versin, Allah yazdıysa bozsun. Orhan Baba dimdik ayakta çok şükür. Onun geçen haftaki vefatı, "sanal" bir komplonun ürünüydü. Çünkü onun öldüğü dedikodusunu internet ortamında yayanların gizli bir amacı vardı.
Malum, geçen haftanın en fazla konuşulan konusu gözü dönmüş Millet İttifakı fanatiklerinin depremzedelere sosyal medya üzerinden vahşice saldırmalarıydı. Çünkü deprem bölgesinden umdukları oranda oy çıkmamış hatta kendilerine kol kanat geren Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Cumhur İttifakı'nı ezici bir oy oranıyla zirveye taşımışlardı. Troller baktılar ki bu tepki, ikinci turu iyice tehlikeye sokuyor, hemen bu durumu perdeleyecek yeni bir konu yaratmaya kalktılar. Ünlü birini sanal olarak öldürürlerse, dikkatleri başka yere çekeceklerini ve vicdanları enkaz altında kalan o soysuzların yaptıklarını unutturacaklarını sandılar. Bunun için de hedef olarak kendilerine ülkenin en sevilen sanatçısını seçtiler. Üzerinde anlaştıkları Orhan Gencebay ismiyle bir taşla iki kuş vuracaklardı. Çünkü Orhan Gencebay hem ünlüydü, hem seviliyordu, hem de Erdoğan'a sempati duyuyordu.
Ama halkımız bu sanal suikasta çabuk uyandı. Bu aydınlanmada Orhan Gencebay'ın eşi Sevim Emre'nin hem sosyal medya üzerinden hem de bazı canlı yayınlara bağlanarak yaptığı samimi açıklamaların katkısı vardı.
Sevgili Sevim ablamızın gözyaşları içindeki yakarışına ben de tüm gönlümle katılıyorum. Twitter'ın linç arenasına döndürülmesine göz yuman, hatta el altından siyasi algı yapılmasına önayak olan Elon Musk'ın artık yatacak yeri yok...
Uğurlu Tik'in büyüsü
Yazıyı 11 Şubat 2015'de bu sütunlarda yazmıştım:
"Köşemizin müdavimleri artık iyi biliyor; yazmaktan en keyif aldığım yazılar, gölgede kalan yetenekleri gün ışığına çıkarmak için yaptığım yorumlar. Bu nedenle, Karadayı'nın son iki bölümünde pırıl pırıl parlayan bir genç oyuncuyu görünce, hemen üzerine atladım... Adı Hakan Eksen... Manyas'tan oyuncu olmak ümidiyle İstanbul'un yollarına düşen bir genç yetenek.
Karadayı neredeyse ilk ciddi oyunculuk sınavıydı. Bana göre 'yıldızlı pekiyi' ile geçti. O küçücük 'Nail'in adamı Ziya' rolünü büyüttü, büyüttü, kocaman yaptı.
Benim, genç oyuncuların isminin yanına iliştirdiğim 'uğurlu tik'im' artık pek meşhur oldu. Hakan Eksen ismini de bir yere not etmenizi tavsiye ederim. Senaristlerin bu çocuğa yazacağınız her ekstra sahne, reyting olarak fazlasıyla geri dönecek, benden söylemesi..."
Önceki hafta Atv'nin Ben Bu Cihana Sığmazam dizisinde ölen Sabit'in oğlu Sait rolünde gösterdiği muhteşem performansını görünce Hakan Eksen'i size bir kez daha hatırlatayım istedim.
Terzi değilim ama şu "oyunculuk kumaşından" anlıyorum galiba...
BBCS'den insanlık dersi
Bir mafya dizisinden insanlık dersi çıkar mı demeyin. Bal gibi de çıkıyor.
Geçen hafta Atv'nin dizisi Ben Bu Cihana Sığmazam'da Cezayir'in annesi Gülendam öldürülmüştü. Cezayir evde taziyeleri kabul ediyordu. Gülendam Anne'yi yıllardır tanıyan, onun sayısız hayrını görmüş bir adam, çocuklarıyla birlikte eve geldi. Cezayir'e dedi ki, "İntikamımızı almak için evlatlarımla birlikte hazırız. Hepsi intikam yolunda feda olsun..." Cezayir, ders niteliğinde bir cevap verdi: "Kişisel intikamımız için senin de, gencecik çocuklarının da hayatlarını ayaklarımızın altına alacak değiliz..."
Trafikte dehşet saçan mafya özentileri ve magandalar aklıma geldi. İçimden "Keşke her mafya, Cezayir kadar duyarlı ve insancıl olsa" dedim.
Gaf'let kürsüsü
Beyza Turalıoğlu adlı çalışan, Nevruz'da sosyal medyasından PKK'yı eleştirip Türk bayrağını savununca İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'ndaki işinden kovuldu
Zap'tiye
Kemal Kılıçdaroğlu'nun Kandil ittifakıyla kuracağı yeni partinin ismini açıklıyorum: YPGD (Yenilen Pehlivan Güreşe Doymaz).
Ne demiş?
"Fenerbahçe son yıllarda kardiyologları zengin etti." (Rıdvan Dilmen'in çok haklı yorumu)