Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Bir çocukluk hatırası

23 Nisan haftasının en sempatik haberiydi. Yazmaya ancak şimdi vakit bulabildim. Bir anaokulunun öğrencileri 23 Nisan için tango gösterisi hazırlamışlardı. Minik çiftler sahneye çıkıp dans etmeye koyuldu. Ama içlerinden biri, 'hayali' partneri ile tek başına dans ediyordu. Çünkü 5 yaşındaki delikanlının partneri olan kızcağız hastalandığı için gelmemişti. Ama ne gam? Bizimki çıkıp büyük bir özgüven ile tek başına dansını tamamladı.
Bu görüntü beni 8 yaşımdan kalma bir anıya götürdü. Bakırköy Halil Bedii Yönetken İlkokulu'nda ilk kez 23 Nisan gösterisine çıkacaktım. Borutrampet takımına seçilmiştim. Bir ay boyunca bütün ritimleri yalayıp yutmuştum: '10 para ver, 10 para ver, 10 para yoksa 5 para ver...'
22 Nisan gecesi annem, yavrukurt kıyafetlerimi son kez prova etmek için beni soydu. Ama o da ne? Bütün vücudumu kaplayan kırmızı lekeler...
Kızamık olmuştum. Sabaha kadar üzüntüden ağladığımı ve kimseyi uyutmadığımı hatırlıyorum. Çözümü ertesi gün rahmetli babam buldu.
Manzara şöyleydi: Caddede resmigeçit... Önde bizim okulun boru-trampet takımı, arkada kafileyi takip eden bir otomobil. Direksiyonda babam, yanında annem, arka koltukta kırmızı beneklerim, yavrukurt kıyafetim ve kucağımda davulumla ritim tutturan ben: '10 para ver, 10 para ver, 10 para yoksa 5 para ver.'
Bir çocuğun hayalinin önünde kim durabilir ki?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA