Atv'nin yaşayan efsanesi 'Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz', en erken sezon finali yapan dizi oldu. Eh, haklarıdır.
Sezon boyunca her salı reyting listelerinin zirvesinde yer almak için olağanüstü çalıştılar.
Hani klasik sezon finalleri vardır; son karede ya bir patlama olur, ya kahramanlarımız kurşunlara gelir ya da trafik kazası geçirir.
Yaz boyunca dizinin izleyicileri 'Kim ölecek, kim kalacak?' diye papatya falı açmaktan yorgun düşerler. 'Eşkıya'nın sezon finalinde 'Meryem', artık ölmeli kalmalı işleri bırakan kocasını, kayınvalidesini ve iki çocuğunu arabaya bindirip Karadeniz yaylalarına doğru yola çıktı. Tam aile mutluluk içinde kendine yeni bir sayfa açmaya hazırlanırken, direksiyondaki 'Meryem', 'Eyvah, frenler tutmuyor' diye çığlık attı. Ekran başındaki bizler 'Yine mi!' diye gelecek sezon dizide hangilerinin kalacağını, hangilerinin gideceğini hesap etmeye koyulmuşken, 'Meryem' gülerek 'Şaka şaka' dedi ve aile neşe içinde yoluna devam etti. İşte 'Eşkıya'nın farkı bu... Öyle bir sezon finali yapıyor ki; hem dizi sektörüyle inceden dalgasını geçiyor, hem de izleyiciye mesajını veriyor:
'Ben öyle bir diziyim ki, diğerleri gibi atraksiyonlu sezon finallerine ihtiyacım yok...' Bu arada kafaları kurcalayan tek bir soru var:
'Hızır Reis' (Oktay Kaynarca), gerçekten de ailesine söz verdiği gibi emekliye ayrılacak mı? Bence atv de, yapımcı Raci Şaşmaz da altın yumurtlayan tavuğu kesmez. Öyle elinde olta ile balık tutan, kahvede okey çeviren halim selim 'Hızır Reis'i kimse izlemek istemez.
Hem 'Ünal', masadayken 'Hızır'ın emeklilik kararı üzerine ne demişti:
"Sen gitmek istesen bile seni göndermezler.
Ailene öyle şeyler yaparlar ki, yine dönüp bu masada oturmak zorunda kalırsın."
Bence bu söz, gelecek sezonun ufak bir jeneriğiydi.