Arda Turan, Barcelona'daki reklam çekimlerini izleyen gazetecilerle sohbetinde "Allah beni Fenerbahçe'de oynamaya muhtaç etmesin" demiş. Sonra eklemiş; "Galatasaray'da o dönem 2.2 milyon Euro alıyorum, Aziz Yıldırım 7 milyon Euro teklif etti.
Fenerbahçe'ye gidersem tüm saygınlığımı kaybetmiş olurum."
Sevgili Arda kardeşim, sana iki çift lafım olacak: Ben yedi göbek sülaleden Fenerbahçeliyim.
Ama Galatasaray, UEFA kupasını kazandığında sevinçten balkondan düşüyordum. (Bakırköy'deki mahalle arkadaşlarım şahittir.) Galatasaray'ın Avrupa kupalarında kazandığı maçlardaki coşku ve gururum, o dönem spor yazıları kaleme aldığım Takvim ve Fotomaç'ın arşivinde duruyor hâlâ... Senin Barcelona'ya transferine de en az Galatasaraylılar kadar sevindim. Hatta ilk maçını bu köşede gözlerim nemli yazdım.
Messi'nin senin asistin ile attığı golden sonra sana sarılışını bu köşede keyfini çıkara çıkara yazıya döktüm. O yazıda senin hikayenin, tüm umutsuz gençlere örnek olmasını diledim.
Sonra seni izlemeye gittim ta Barcelona'ya... Yurt dışı basın turları bana hep külfet gelir.
Yıllar sonra perhizimi seni izlemek için bozdum. Ben Fenerbahçeliyim Arda... Seni seven, senin başarınla sevinen, kaybettiğin her topta üzülen pek çok Fenerbahçeli gibi... Keşke sen o röveşata golünü attığında, evde tek başıma ayağa fırlarken kafamı lambaya çarpışımı da görseydin... Keşke...
Şimdi bana tekrar anlatır mısın Arda kardeşim, neden Allah seni Fenerbahçe'de oynamaya muhtaç etmesin? Neden Fenerbahçe forması giymek senin için bir saygınlık kaybı?
Şu saçma sapan sözlerinle beni ve benim gibi seni seven, destekleyen Fenerbahçelileri nasıl üzdün farkında mısın? Üstelik derbi öncesi iki takımın taraftarı -tribünde olamasa bileyüreklerde 'bir ve beraber' olmaya hazırlanırken...
Ne gerek vardı o 'bombayı' patlatmaya, söyler misin?
Pek çok Fenerbahçeli için attığın o son gol 'Tabutta Röveşata' oldu, emin ol... Ama ben seni sevmeye, takdir etmeye, sevincinle sevinmeye, üzüntünle üzülmeye devam edeceğim.
Hani sen, benzinci reklamında o İspanyol ihtiyara diyorsun ya, "Anlamıyorsun dede, anlamıyorsun..." Anladın sen onu... Gözlerinden öperim kardeşim.