Diriliş: Ertuğrul bana göre TRT'nin son 10 yıldaki en önemli işi oldu. Diziyi gerçekten çok seviyor ve verilen emeği gönülden takdir ediyorum. Ama insan çok sevdiğini aşırı korur ve gözetir ya, ben de hep 'mükemmel' kalması için bu diziyle ilgili en küçük eleştiriyi bile ekibe ulaştırmak adına çaba harcıyorum.
Geçen hafta okur mektupları köşemizin tepesinde yine Ertuğrul eleştirileri vardı. Bu kez de okurumuz Fikret Akdeniz'den gelen eleştiriyi yayınlıyorum; 'nazar boncuğu' niyetine:
"Ertuğrul Bey neredeyse her iki bölümde bir Moğollar tarafından yakalanıp işkence görüyor ya da tarihi kişiliğine uymayacak şekilde kendi ayarında olmayacak düşmanları tarafından ölümün eşiğine getirilip kurtarılıyor. Bu artık sürekli tekrarlanan sahne halini almaya başladı ve sıkılmaya başladık.
Bir de çok kullanılan 'lakin' kelimesine takmış durumdayım. Zaten o dönemin diliyle konuşulmuyor dizide. Bir tek 'lakin' kelimesiyle mi tarihi dil özelliklerine vurgu yapılıyor? Bu kelime o kadar çok kullanılıyor ki, artık evde 'Lakin dizisi başladı mı?' şeklinde konuşmalar duymaya başladım. Bunlara bir çözüm bulunması şart. İyi çalışmalar..."