Hem gurbette, hem sılada 'yabancı' sayılmak, dayanılır bir işkence midir? 'El kapısında' üç kuruş biriktirmek için en ağır, en pis işlerin altına girerler. Bir haftalık bayram tatili için türlü çileyi göze alıp arabalara doluşarak bir yanda Bulgar polisine, diğer yanda trafik canavarına direnip memleketlerine varmaya çalışırlar. Ama hasretle ulaşmaya çalıştıkları ülkelerinde her daim 'yolunacak kaz' muamelesi görürler. Bir bardak çayı bile kendi vatandaşlarından daha pahalıya içerler.
Çocukları 'kayıp nesil'dir. Gurbette adeta Bermuda Şeytan Üçgeni'nin ortasındadırlar. Bir yanda din istismarıyla menfaat sağlayan ne idüğü belirsiz yapılanmalar, bir yanda terör örgütünün tehdidi, öte yanda kundakçı Neonazi korkusu arasında sıkışıp kalmışlardır.
Adının önünde 'Euro' olan bizim bildik televizyon kanalları, oralardaki vatandaşa 'yarışma' adı altında türlü ekran işkencesini reva görür. Bir diziyi, bir programı bile ağız tadıyla izleyemezler. Hepsi ayrı para tuzağı sözde yarışmaların, sonu gelmez reklam ve ucuz tanıtımların boy hedefi olurlar.
Sonra... Bütün bunlar yetmezmiş gibi, kendi memleketlerinin televizyon dizilerinde, filmlerinde sürekli 'alay konusu' olurlar.
Mizah yazarları, komedyenler, şovmenler, film ve dizi senaristleri için 'gurbetçi', Türkçe'yi yarım yamalak konuşan, kaba saba, yüzeysel, kendi gelenekleri ile Avrupa'nın alışkanlıkları arasında kimliğini yitirmiş, sadece 'gülünesi' insancıklardır.
Sinemada gurbetçi boksör olurlar, itilip kakılmak için... Televizyon şovunda ise deri pantolonlu çakma şarkıcı...
Şimdilerde Ulan İstanbul dizisinde de bir 'Almancı'(!) karakteri var. Adı Maşuka... Allah için, Demet Gül adlı Almanya doğumlu oyuncu, bu karakteri şahane oynuyor. Gelgelelim, Maşuka öyle bir azmış ki (Bu ifade dizide aynen geçtiği için kullanıyorum), evlilik programına katılmak için geldiği Türkiye'de sokakta gördüğü ilk adama (Kandemir) vuruluyor. Kombinezonlarla sokaklara fırlıyor. Ev sahibi teyzesine ne kadar 'diri' olduğunu göstermek için poposunu mıncıklatıyor filan...
Peki gurbetçiler arasında yok mu öyle tipler?
Eee vardır tabii ki... Ama bizim dizilerde, filmlerde ilaç için bir tane de 'alay konusu olmayacak' gurbetçi karaktere rastlayamayacak mıyız?