Günlerdir Ebru Gündeş'in O Ses Türkiye'ye devam edip etmeyeceği tartışılıp duruyordu. Geçen hafta ben de konuyu Acun Ilıcalı'ya sordum. "Kararı tamamen Ebru Gündeş'e bıraktım. O ne derse o olacak" dedi. Sonra da benim ne düşündüğümü sordu. Acun'a verdiğim söz nedeniyle tavsiyemi burada yazmayacağım.
Sevgili İzzet Çapa ise Hürriyet'teki köşesinde Ebru Gündeş için Acunmedya'nın ofisinde yapılan toplantının ayrıntılarını yazmış. Belirttiğine göre Ebru Gündeş, Acun Ilıcalı ve iletişimci Ali Saydam fikir jimnastiği yapmışlar. Saydam, Gündeş'e "Yarışmada yer almazsan, hayranlarını cezalandırmış olursun. Yarışmaya çık ama fazla laylaylom olma" deyince, Ebru ikna olmuş.
SORUMLU HİSSETTİ
Önceki akşam yayınlanan programda Ebru'nun son zamanlarda sergilediği o neşeli, çocuksu tavırlarından eser yoktu tabii. Hatta bazı şarkılarda dalıp dalıp gitti, gözleri buğulandı, konuşurken sesi titredi.
Ben, Ebru'nun 'devam' kararında Ali Saydam'ın yönlendirmesi kadar, Ebru'nun takımındaki yarışmacılara karşı hissettiği sorumluluğun da rolü olduğunu düşünüyorum. Eğer devam etmeseydi, tercihlerini onun için kullanan ve yüreklerinde geleceğe dair kocaman umutlar besleyen yarışmacılar iyot gibi ortada kalacaklardı.
Ancak öğrendik ki; Ebru Gündeş, güneydeki bir otelde yapacağı yılbaşı programını da iptal etmiş. Onun için otele 3 bin 700 lira ödeyen hayranları çok üzülmüş. Gündeş'in aynı sorumlu davranışı neden otel müşterileri için de göstermediği ise ayrı bir mesele tabii...
Bizde, eşinin başına kötü bir olay gelen eşlerin en azından bir süre ortalıkta görünmemeleri, görece daha mütevazı ve vakur bir yaşam sürmeleri adettir. Aksini yapana pek hoşgörü gösterilmez.
Ebru'nun tüm bunları göze alarak 'devam' kararı vermesi gerçekten de büyük cesaret işi...
Kim bilir, belki de programı bırakıp gözden ırak kalırsa, eşiyle ilgili tüm iddiaları peşinen kabul ettiği gibi bir algı oluşur diye çekinmiştir.