Kanallar son dönemde yeni dizilerini, ilk bölümünün hemen ardından bir kez daha yayınlıyorlar.
Aslında televizyon yayıncılığının yerleşik kurallarına ters bir durum gibi görünse de bizde fayda sağlıyor. Önceki akşam da öyle oldu. Yeni dizi Sudan Bıkmış Balıklar'ı ikinci izleyişimde daha çok sevdim. Tıpkı yeni bir albümü her dinleyişinizde biraz daha beğenmeniz gibi...
Aslında anormal olan, benim gibi süresi son derece kısıtlı bir televizyon izleyicisinin, aynı diziyi hemen ardından ikinci kez izlemesi... Ama tekrarında bile beni yakalayan, gözlerimi ekrandan alıp başka kanala zap'lamama engel olan bir şeyler vardı.
Özellikle Selim'in onca badireden sonra Zeynep'in evinin kapısına dayandığı sahnede ikili arasında geçen diyalog, en taş kalplileri bile romantizm rüzgarıyla sarıp sarmalayacak kadar hoş ve inandırıcıydı.
BU İKİLİ TAMAMDIR
Hemen söylemeliyim ki, Burak Sağyaşar ile Ezgi Eyüpoğlu harika bir ikili oluşturmuşlar. Dizinin hedef kitlesinin 12-20 yaş arası genç kızlar olduğunu düşünürsek; bu güzel ve sevimli ikilinin reyting açısından Star ekranına bereket getireceği aşikar.
Diziyi izlemeye başlar başlamaz ağzımda 'FOX'un gençlik dizileri' tadı bırakmasının nedenini ise jeneriği görünce anladım. Diziyi Deniz Yıldızı'nın yapımcısı Focus Film çekmişti.
İzleyicinin arasına daldırdığı reyting çaparisinin içinde bolca Yeşilçam klişesi barındıran Sudan Bıkmış Balıklar, ekranların en fazla rağbet gören gençlik dizileri; Deniz Yıldızı ve Melekler Korusun'dan izler de taşıyordu. Romantik öykü, Kaş ve Demre'nin insanı büyüleyen coğrafyası ve günün sevilen aşk melodileriyle desteklenince, ortaya özellikle gençlerin peşine takılacakları bir seyirlik çıktı.
ALKIŞLANACAK OLAY
Dizinin takdir gören tarafı ise Down sendromlu bir gencin, dizi oyuncusu olarak kadroya dahil edilmesiydi.
Aşk sahnelerinin arasına o en saf gülüşüyle giren gencin masumiyeti de dizinin 'samimiyet' katsayısını artıran en önemli etkendi.
"Peki beni bu gençlik dizisinin içine çeken neydi?" diye kendi kendime sorduğumda ise yanıtı bulmam geç olmadı.
Sanırım ekranda entrikasız, saf, bozulmamış ve 'dümdüz' bir aşk hikayesi izlemeyeli çok olmuştu.