Ben en ciddi, en iğneli eleştirilerimi her zaman mizah sosuna bulayıp servis etmeyi yeğliyorum. Böylece hem kalp kırma riskiniz azalıyor hem de eleştirinin adresine ulaşması ve akılda kalması daha kolay oluyor. Gergin siyasetin de mizahla yumuşatılması taraftarıyım. Son günlerde parti liderlerinin birbirlerine karşı takındıkları aşırı sert tutum ve zaman zaman bel altına inen faullü vuruşları fena halde canımı sıkıyor, siyasetten iyice soğumama yol açıyordu. Önceki akşam ana haber bültenlerinde izlediğim tek bir cümle, kafamın üzerindeki kara bulutların dağılmasına yetti. Öğretmenler Günü münasebetiyle Başbakan'ı ziyaret eden öğretmenlerden biri, kendi eliyle yaptığı gemi maketini Recep Tayyip Erdoğan'a hediye etti. Başbakan, muzip bir gülümseme ile basın mensuplarını işaret etti: "Şimdi yine gemisi var filan diye yazacaklar!.." İşte budur... Bir cümlenin içinde hem mizah, hem zeka, hem eleştiri, hem de hoşgörü gizli... Sizi bilmem ama ben kürsüde yüzü hiddetten kızaran, ağzından köpükler saçan, elleri sinirden titreyen, damarları şişmiş siyasiler görmek yerine böylesini tercih ediyorum.