Sonunda olacağı buydu... Polat Alemdar, 7 yıldır Vadi'de o kadar çok yaralandı ki, sonunda efsunlanıp, "kurşun geçirmez" bir hal aldı. Eminim sizin de son dönemde dikkatinizi çekiyordur. Polat'a ormanda üç kişi birden otomatik tüfekle ateş açıyor, bizimki elindeki tabancayla kurşunlara "göğüs gerip" üçünü de öldürüyor. Cahit ile baskına gidiyorlar. Korumalar bunlara mermi yağdırıyor, bizimki yine kafasın bile eğmeye gerek görmeden o kurşun sağanağını yarıp, adamların hakkından geliyor. Bu arada Vadi'de yeni bir kriz patlak verdi. Ebru'nun bebeğinin kız olacağının anlaşılmasından sonra Polat, yeni doğacak çocuğuna eski sevgilisi Elif'in ismini vereceğini söyleyince zavallı Ebru'nun bir kez daha dünyası karardı. Peki neden Elif? Sanal ortamda "Elif'çiler" ile "Ebru'cular" olarak ikiye ayrılan Vadi fanatiklerinin gönlünü almak için mi? Yoksa Ebru'yu iyice gözden çıkardıkları için mi? Yakında anlarız... Diğer yandan Vadi'de "kadın kıyımı" sürüyor. İskender'in kızı Funda sürgünden yeni dönmüştü ki, bu kez Kazım'ın kurşunlarına gelip, öldü. Malum, bir süre önce babası İskender Büyük'ü canlandıran Musa Uzunlar ile ismi aşk dedikodularına karıştığında İpek Karapınar'ın kalemi kırılmıştı. "İnfaz" bu hafta gerçekleşti. Bu arada Kazım son bölümde "kazara" iki kişiyi öldürdü. Biri, örgütün yeni siyasi lideri Sıtkı Kızıltaş, diğeri ise İskender'in kızı Funda... Ben bu Kazım'dan fena halde pirelendim. Memati bir an önce yardımcısının işine son vermezse, "ştandart gereği" sıra bizim kahramanlara da gelecek gibi! Aman Kazım, neme lâzım? Dizinin bu haftaki bölümünde yapılan "PKK analizi" de ilginçti. İhtiyarlar Meclisi'nin başkanı, örgütün kadın liderlerini öne çıkartarak, Batı'nın gözünde daha yumuşak ve barışçı bir imaj kazanmak istediğini savundu.