Şahin Özer'in müzik piyasasına kazandırdığı Umut Zen'i beğeniyle dinliyor, izliyorum. İlahileri rock tarzıyla yorumlayan bu genç şarkıcı, Ramazan'ın gelmesiyle birlikte televizyon programlarının da vazgeçilmez yüzlerinden biri haline geldi. İnsanın beynini, ruhunu dinlendiren, arıtan bu kutsal musikiyi bugüne kadar hiç dinlememiş gençlerin kulağına değdiren Umut Zen bu yönüyle önemli bir misyon üstleniyor. Onu en son Flash TV'de Yeliz Yeşilmen'in sunduğu "Direklerarası" programında izledim. Yine harika bir performans ortaya koydu. Ta ki, semazenler sahneye gelene kadar... En az üç kez yazdım. Sema dini bir ritüeldir. Belli bir amacı ve anlamı vardır. Semazenlerin gösterileri için bu atmosferin mevcut olması gerekir. Semazenler "dans grubu" değildir. Kliplerde ya da sahne performanslarında "fon" oluşturamazlar. (Son dönemde sünnet düğünlerinde bile çıkıp, gösteri yaptıklarına şahit oluyorum) Bu vesileyle bu kez de sevgili Şahin Özer ve Umut Zen'i naçizane uyarmak istedim.