En çok yolu onlar teper, en fazla emeği ve filmi onlar harcar, prime time'ın ötesine en çok onlar itelenir ve en az parayı onlar alır!... Kimlerden söz ettiğimi anladınız: Belgeselciler... Memlekette RTÜK'ün ağza biber sürer gibi, yayın kurallarını ihlal eden kanallara "belgesel yayınlama" cezası vermesi, Tayfun Talipoğlu'nun da kanına dokunmuş olacak ki, geçen hafta TRT 1'deki "Nasılsınız?" stüdyosunu belgeselcilere açtı. Ertuğrul Karslıoğlu'ndan Can Dürdar'a, Nebil Özgentürk'ten Coşkun Aral'a herkes oradaydı. Üç saat boyunca nasıl engellendiklerini, nasıl hırpalandıklarını, nasıl suçlandıklarını anlattılar. Kendisi de belgesellere imza atan bir televizyoncu olan Tayfun Talipoğlu meslektaşlarına bir dokundu, bin ah işitti... Program bittiğinde saatler 02.12'yi gösteriyordu. Yani belgeselciler makus talihlerini yenememiş, dertlerini bile ancak sabaha karşı anlatabilmişlerdi. Sahi, bir belgeselci çıkıp da, Türkiye'de belgesel yapmanın zorluklarını anlatan bir belgesel çekse ya?