Televizyonda bir sigorta şirketi reklamı var, hani şu genç kızın "kocakulak" hastalığına yakalandığı ve ofis arkadaşlarının "Eko yapıyor mu?" diye sorduğu fantezi reklam... Aslında "fantezileri", etrafımızda olup biten "gerçekler" tetikler... Malum nedenlerden dolayı hepimiz her saniye gizlice dinlendiğini sanan paranoyaklar haline getirildik. Gazetelerde İsrail'den satın alınan teçhizatın takıldığı siyah, tuhaf otomobillerin fotoğrafları. Yüzlerce metre öteden bir binanın, hatta odanın içini rahatlıkla dinleyebiliyorlarmış. Savcıların bile odalarında dinlemeyi önleyen, sinyal bozucu aletler... Her gün basına yansıyan "teknik takip" çözümlemeleri... Suç unsuruna rastlanmayıp, silinen dinleme kayıtlarının sayısı bile 13 bine ulaşmış. Baksanıza, pop dünyasının kadınları bile sevgililerini dinletmeye koyulmuş... Özetle; şu reklamcıların fantezi saydıkları "kocakulak hastalığı" bizi çoktan pençesine aldı, haberimiz yok!..