Geçen hafta İstanbul'da "Scarlet" rüzgarı esti. Televizyonlarda fragmanları yayınlanan "Scarlet" adlı filmin (!) yıldızı, Türkiye'ye gelmişti. Kız fragmanlarda fena halde Angelina Jolie'ye benziyordu. Zaten fragmanlar da Tomb Raider filmini anımsatıyordu. Patlamalar, takip sahneleri, uçan-kaçan insanlar v.s... Medya, "Scarlet"in yıldızı Natassia Maitha'nın peşine düşmüş, her yerde onu arıyordu. Ama kimsenin aklına "Bu Natassia madem bu kadar ünlü bir yıldız, biz niye tanımıyoruz? Bu uluslararası filmin galası niye İstanbul'da yapılıyor?" diye sormak gelmedi. Sonunda Natassia "Beyaz Show"da ortaya çıktı. Program sırasında her güzel yabancı konuk gibi "geleneksel olarak" Beyaz ile flört etti. Sonra tutup, Mahsun Kırmızıgül'ün posterini "Mmuahh!" diye öpüverdi. Programın arasında da "Scarlet" adlı dizi mi film mi olduğu belli olmayan bir yapımın fragmanları yayınlandı. İşte ben buna "üçüncü dünya ülkelerine özel pazarlama tekniği" derim. Efendim, ortada film, dizi v.s. yok. "Scarlet" diye koparılan fırtına ise elektronik firmalarından birinin yeni LCD televizyonunun lansmanı yani tanıtım etkinliği... "Ne oldu bu Scarlet filmine? Neden hâlâ vizyona girmedi?" diye gişe önlerinde bekleşenler olursa diye yazdım!..