Dünkü Günaydın'da eski polis muhabiri Emrullah Erdinç'in son kitabı "Parola Zehir" ile ilgili bir röportaj yayınlandı. Emrullah, "Ünlülerin yüzde 90'ı uyuşturucuyu kullanmamış olsa bile mutlaka denemiştir" diyor. Aynı sözü bundan tam bir yıl önce Yalçın Menteş söylemişti. Sadece İzmir'deki bir kaç yerel gazete manşetinden kullandı, o kadar... Önceki gün Yalçın'ın "Yolluk" adlı oyununun 100'üncü gösterimi için Beşiktaş Kültür Merkezi'ndeydik. Yalçın güldürdü, ama acı acı... Aslında oynamadı. Sahneden bir buçuk saatlik bir "seminer" verdi. "Ünlülerin yüzde 90'ı alkoliktir ya da uyuşturucu kullanır" sözünü bir kez daha tekrarladı. Sonra perdeye bir görüntü geldi. Üniversiteler arasında uyuşturucu kullanımıyla ilgili yapılmış bir istatistik. Uyuşturucuya en fazla eğilim Güzel Sanatlar akademilerindeymiş... Yalçın "Bizim bir kabahatimiz yok, okulda var bir terslik" diyerek işi şakaya vurdu. Yine de işin şakaya gelir tarafı yok. Bu coğrafyada uyuşturucuya başlama yaşı 11'e, alkolle tanışma yaşı 10'a gelmiş. Yani durum vahim. Yalçın, hiçbir üniversitede öğrenilemeyecek hayat tecrübesini "Yolluk" ta sıradan vatandaşlarla paylaşıyor. Sadece paylaşmakla kalmıyor, bir de 15 soruluk test yapıyor salona. Herkes gözlerini kapıyor, kimse kimseyi görmüyor. Sorulara "gözü kapalı" el kaldırarak yanıt veriyorsunuz. (Ama Meclis'teki gibi değil) "Gizli alkolik olup olmadığınızı" bu test sayesinde şıp diye anlıyorsunuz. Her şeyden önemlisi, önce "kendinize" itiraf ediyorsunuz. Fakat Yalçın alkolizmi öyle usul usul anlatmıyor. "Dank" diye kafanıza vuruyor, sonra espriyle pansuman yapıyor. Yalçın, bu yıl "Yolluk" ile tek başına Anadolu'yu turladı. Tamamen kendi çabasıyla... Peki nerede bu ülkenin Yeşilay'ı, alkolle, uyuşturucuyla, sigarayla mücadele dernekleri? "Yalçın bir dağ", gençleri uyuşturan illetlerin karşısına dikilmiş, geçit vermemeye çalışıyor. Tutunsanıza şu dağın eteklerine...