ÖZELLİKLE pop müzik sanatçılarının ağızlarından düşürmedikleri bir laf var: "Dışa açılmak istiyorum..." Bu "dışa açılmak" sözü genellikle albümlerinin yurtdışında talep görmesi, yabancı ülkelerde konser vermek ya da yabancı müzik kanallarının listelerinde yer bulmak şeklinde algılanır. Hafta sonunda Antalya'da Sertab ile Ruslana'nın ortak konserlerini izledim. Özellikle Sertab sahnedeyken, onu ilk kez gören yabancı turistlerin gözlerindeki şaşkınlık ve hayranlık dolu ifadeyi inceledim. Adeta büyülenmiş gibiydiler. Sertab her hafta yurtdışında konser vermiyor. Klipleri dakika başı MTV'de dönmüyor. Albümleri Sibirya'da satılmıyor. Ama görüyorum ki, bizim "en dışa dönük" sanatçımız Sertab Erener... Ricky Martin ile düeti, Sakis Rouvas ve Ruslana ile ortak konserleri de bunu kanıtlıyor. Pek çok batılı popstar, Sertab ile bir arada olabilmek için can atıyor. Nereden mi biliyorum? Onunla birlikte sahneye çıktıkları anda Ruslana'nın, Sakis'- in gözlerindeki heyecan pırıltısını görmeliydiniz. Bunu "gerçek bir lütuf" olarak gördükleri her hallerinden belliydi. Madem konumuz "dışa açılmak", o zaman olayın "turistik" yönüne de değinelim. Belek'teki Cornella De Luxe Resort'un birinci yıldönümü kutlaması nedeniyle düzenlenen etkinlik, Quatro İletişim'in de katkısıyla saat gibi "tıkır tıkır" işledi. 30'u yabancı olmak üzere 100'e yakın basın mensubu konser için Belek'teydi. Pek çok yabancı televizyon kanalı dakikalar boyunca Antalya'yı tanıtan yayın yaptı. Eskiden turistik otellerde "Türk Gecesi" düzenlenirdi. Ortaya bir dansöz çıkar, fes giymiş çalgıcılar eşliğinde göbek atar, bunun da adı "Türk Gecesi" olurdu. Peki Cornellia'cılar ne yaptı? Önce Sertab-Ruslana, sonra da Hürrem Sultan gösterisiyle hem Türkiye'nin çağdaş profilini dünyaya sundular hem de turistlerin egzotik-oriental beklentilerini boşa çıkarmadılar. Türkiye'nin artık uluslararası sanatçıları var. Bunu fark edip, dünyaya Türkiye'nin "batılı yüzünü" gösteren herkesi kutluyorum.