Beşiktaş Başkanı, "Herkes hata yapabilir. Hatalarımızdan ders aldık. Bundan sonra düzelteceğiz" diyor. Ama bugüne kadar değişmeyen ve şaşmayan bir şekilde aynı yanlışlara devam ediyor.
İyi niyetine inanırsak; samimiyetle bir şeyleri değiştirmek istiyor ama başaramıyor. Tersini düşünürsek; kamuoyunu oyalıyor ve bildiğini okuyor. Amacı ne olursa olsun sonuç değişmiyor. Sıkıntılar sürüyor. Bunun içinde camianın yaşadığı itibar kaybı var, derin güven kaybı var, ciddi mali kayıplar var, camianın geldiği bölünmüşlük ve kavga ortamı var, sahada başarısızlık ve istikrarsızlık var, mali konularda hoş olmayan spekülasyonlar var. Hatalardan alınan bir ders veya çıkarım da yıllardır ortada yok. Şimdi buna "değişim" kelimesi eklendi. Bundan sonra bazı şeylere son verilecek ve değiştirilecekmiş gibi bir hava estirilmeye çalışılıyor.
KENDİ DÜŞEN AĞLAMAZ
Dünya tarihine bakın. Değişimleri yapanlar hep sistem dışından gelen kişilerdir. Bu siyasette de, ekonomide de, sporda da böyledir. Sistemin içerisinde ve/veya başında olanlar kendi yarattıkları sistemi değiştiremezler. Sadece biraz başkalaştırabilirler. Bu da beklentiler için yeterli olmaz. Çünkü siz ne kadar değiştirmeye çalışsanız da, sistemin bir parçası olarak yarattığınız ilişkilerle bunu yapamazsınız.
Yönettiğiniz sistem kendisinin yok olmasına izin vermez. Değişimle ilgili söylemlerinizi gerçekleştiremediğiniz gibi, bu söylemlerle ancak kendinizi kandırırsınız ve yönetip, büyütüp bu günlere getirdiklerinizi karşınıza alırsınız. Onlar da kendilerinin yok olmasına izin vermemek adına sizi gözden çıkarabilirler. Yani başkanın işi zor: Aşağı tükürse sakal, yukarı tükürse bıyık!
Ne diyelim?
Kendi düşen ağlamaz!