Irak'ta işgalci güçlere karşı yapılan saldırı ve sabotajlarda, İngiltere'nin "dokunulmazlığı" bilmem hiç dikkatinizi çekiyor mu? Hemen her gün ABD askerleri ölüyor. Saldırılardan İspanyol ve İtalyan askerleri ve diğer müttefik güçler de nasibini alıyor. Hatta sivil Japonlar rehine alınıyor, ancak İngiliz askerlerine hiç dokunan yok, ya da önemsiz derecede az... Bu, bir tesadüf olabilir mi?
Irak halkının maruz kaldığı insanlık dışı taciz, tecavüz ve iğrenç işkencelerden ABD'nin en büyük dostu ve ikinci büyük işgalci ülke olan İngiltere de sorumludur. Peki, Irak halkı niye onlara saldırmıyor, onları öldürmüyor da, mesela sembolik katılımıyla kapının dış mandallarından sayılacak İspanyol askerlerine saldırıyor?
Avrupa "ince"liğinden yoksun olan ABD'nin ne Ortadoğu'yu ne de halkını "anlaması" mümkündür. Irak'ı işgali de, düzeni sağlamak için yaptıkları da ve "doğrudan" mesajlı Büyük Ortadoğu Planı da "kaba"lıklarla doludur ve bir süre sonra baş edemediği bu bölgeden Vietnam'da olduğu gibi yine "kaba"ca kaçıp gidecektir.
İngiltere'ye gelince... O, Ortadoğu'da hep olmuştur ve bundan sonra da (hem de burnu kanamadan) olmaya devam edecektir. Bazen gövdesiyle, çok defa da görünür masalar etrafında ve görünmez kapılar arkasında... Çünkü o, bütün tekniklerinin mirasçısı olduğu "güneş batmayan" imparatorluğun uzman bir sömürgecisidir. "İnce"den gider ve hep var olur.
Kanal Cephesi'nde askerliğini yapmış ve her nasılsa ölmeden geri dönmüş bir Mehmet Abi'miz vardı. İngilizlerden nefret ederdi, ancak bir yandan da onların gizli bir muhibbi idi. Bakın neden? Cephede günlerce aç susuz kalmanın ardından bir gün, İngiliz uçakları askerlere kumanya paketleri atarlar. Gökten yağan bu paketlerde peksimet, peynir, reçel ve bir de küçük bir ayna ile bıyık yağı olduğunu görürler. Mehmet Abim, "Peksimetlerle karnımızı bir güzel doyurduk. Sonra da her birimiz bir çalı dibine çekildik. Aynaya baka baka bir güzel bıyıklarımızı yağladık. Adamlar halden anlıyordu doğrusu. Bıyıklarımızı gerdirdikçe moralimiz gelmişti. Yiğidi öldür, hakkını ver" diye anlatmıştı.
Pantürkizm ve Panislamizmi yaratarak Osmanlı'yı dünya ile dövüştüren, Arap şeyhleriyle bir olup Osmanlı askerini çölde kırdıran İngiltere ile genç Osmanlı askerini bıyığından "yakalayan" İngiltere aynı ülkedir. ABD gibi "kaba" değil, her yere, Osmanlı askerine yaptığı gibi "damardan" giren İngilizler, daha uzun yıllar Ortadoğu'nun damarlarını ellerinde tutacaklardır. Iraklılara da şimdi kim bilir, damardan neler veriyorlar? İnce ince ve acıtmadan... Av. SADİ BÜLBÜL SIHHİYE / ANKARA
