6'lı Masa on birinci toplantısı ile kendisini "Millet İttifakı" olarak tanımladı. Ortak bildiride bu ittifakın 14 Mayıs seçimlerinde "Yeter söz milletindir" sloganını kullanacağı da netleşti. Ayrıca, genel başkanlar TBMM yenileme kararı almadıkça Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın aday olamayacağı argümanına da sarılacaklarını ilan ettiler.
Masa ortak aday için hem halkın tercihini hem de istişareyi temel alacağını gösterdi. Geçiş sürecinin nasıl yönetileceği ya da diğer tabirle 6'lı Masa'nın Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi önerisinin ne olduğu da ortak aday açıklanma zamanına (muhtemelen şubat ayına) ertelendi. Bildirinin havası seçimin Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı arasında çok sert rekabetçi söylem ve polemiklerle geçeceğini düşündürüyor.
***
Millet İttifakı'nın ortak aday çıkarabilme durumunda daha organize ve sert bir kampanya yürüteceği anlaşılıyor. Çoklu aday durumunda da elbette söylemlerin tonu yüksek olacak. Ancak ortak adaylık durumunda CHP'nin yıllardır kurduğu suçlayıcı dil, diğer sağ partileri de tümüyle kuşatacak.***
Bildiride muhalefetin aşırı sert söylemlere yöneleceği kanaatine beni iten dört husus var. 1-Bildiri, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi devletimiz için bir beka sorunu haline gelmiştir" diyerek sistem tartışmasını en üst düzeyde güvenlik sorunu haline getirmekte.***
Masanın Cumhurbaşkanı Erdoğan "yeniden aday olamaz" argümanına sahip çıkmasında kuşkusuz muhalefet çevrelerindeki eleştirinin de payı var. Mağduriyet üretmeden Anayasa'ya aykırılık sorgulaması yapılabileceğini düşünenler var. Muhalefet seçime 105 gün kala "aday olamaz" tartışmasını açarak kamuoyunu ikna edemez. "Korktunuz, yenilginize mazeret üretiyorsunuz" şeklindeki karşı eleştirileri görür. Seçime bu kadar yaklaşmışken "aday olamazsın" tutumu Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın söylem alanını genişletir.