6'lı masanın 10. toplantısı dün Gelecek Partisi ev sahipliğinde toplandı. Gündemde geçiş süreci yol haritası, ortak politikalar metni, başörtüsüne dair Anayasa teklifine tavır ve aday konusu vardı. Bu yazının yazıldığı saatte ev sahibi sebebiyle en uzunu olacağını tahmin ettiğim toplantı henüz devam ediyordu. Toplantı sonrası 6 genel başkanın başarılı bir zirve yaptıklarını ilan etmesi hiç şaşırtıcı olmaz. Zira genel başkanlar "ortak aday" çıkaramasalar bile dağılmadıklarını öne sürmekte ısrarcı olacaktır. Masadaki hiçbir parti masanın dağılmasının siyasi yükünü taşıyamaz. Ve Meclis seçimleri için küçük partiler 41 ilden aday çıkarıp, diğer 40 ilde CHP veya İP aday listelerinde yer alma mecburiyeti içinde. Bu itibarla ürettikleri metinlere ve milletvekili seçimlerine dair işbirliğine işaret ederek masanın dağılmadığını söyleyeceklerdir. Muhalefet arasındaki böylesi bir kısmi işbirliğinin "ortak aday ve programa destek veren genel başkanlar" profilinden hayli farklı olacağı açık. Hükümet programı ve geçiş süreci gibi konularda uzlaşsalar bile 6'lı masanın ortak aday çıkaramayarak seçime çoklu adayla gitmesi bu belgelerin değerini azaltır. Cumhurbaşkanlığı seçimindeki işbirliğini ikinci tura bırakmak fiilen dağılma sayılır.
***
Gerçi Kılıçdaroğlu'nun adaylık dayatması karşısında pes etmeyecekse Akşener için en iyi seçime gitme formülü "çoklu aday ve sağ partileri kendi parti logosu altında toplamak" olabilir. Aslında 6'lı masada olmaktan en az kazanç elde eden ve hatta siyaseten zorda olan genel başkan, Akşener. Hem aday hem de ortak politikalar konularında uzlaşmak için fedakârlık yapması gerekiyor. Akşener, iki büyükşehir belediye başkanını ortak aday olarak Kılıçdaroğlu'na kabul ettiremedi. Yine Akşener, Kılıçdaroğlu'nun "genel başkanlar aday olmasın" fikrini kalıcı zannederek kendi ismini erkenden kenara çekti. HDP'nin itirazı ortada iken yeniden gündeme getirmeye de cesaret edemiyor. Kılıçdaroğlu aday olursa İyi Parti'nin seküler seçmeninin CHP'ye kayma riski var.***
HDP'nin kaderi ve nerede konumlanacağı seçime giden dört ayın en kritik konusu.