Festivalin açılış gecesine hiç şüphe yok ki Emek Sineması'nın kapanmasının protestoları damgasını vurdu. Onca emekle hazırlanmış her şeyin önüne geçerek... İyi de oldu: Orada bulunan tüm yetkililer ve sorumlular, kamuoyunun bu konudaki hassasiyetini gördü. Umarım işe yarar. Bu konuya elbette yeniden döneceğim.
Ama şimdilik, gecede onur ödülü alan değerli sanatçılara değinmek istiyorum. İKSV gibi, ciddi bir kurumun gelenekselleşmiş sinema ödüllerini almak çok önemli. Ve tüm ödül alanlarda, bu duygu açıkça hissediliyordu.
Mevlüt Koçak'la başlayayım. Adına kurgu denen ve sinema dilinin esası olduğu kabul edilen bir dalda onca emek vermiş, sayısız genci yetiştirmiş, ama adı pek bilinmeyen bu emekçimizin ödülü çok anlamlıydı. Gerçekten kutlarım.
Feyzi Tuna biraz hakkı yenmiş, biraz kıyıda kalmış bir yönetmendi. Nitekim esprili konuşmasında, bugüne dek hiç ödül almadığını söyledi! Oysa bir avuç filmi arasında, ne güzelleri vardır: Ezo Gelin, Kızgın Toprak, Seninle Son Defa, Seni Kalbime Gömdüm, Kuyucaklı Yusuf...Ve de Üç İstanbul, Süper Baba gibi diziler. Festival bir büyük haksızlığı giderdi diye düşünüyorum.
Kadir İnanır için ne diyeyim? Bir büyük star, giderek çok iyi oyuncuya dönüşmüş bir isim. Türk erkeğinin en tipik, en soylu yanlarını kendisinde toplamış karizmatik bir adam. Gösterilen kısa filmde, en çok Türkan Şoray'la birlikte olduğu bölümler alkışlandı. Gönül, ödülünü Sultan'ın elinden almasını isterdi. Ama olmadı. O, Türkan Şoray'ın tutkuyla hazırladığı programına 'ilkeleri gereği' katılmayı kabul etmedi, sanırım ki Şoray da bu yüzden ona ödül vermeye gelmedi. Keşke tüm bunlar olabilseydi!
Ve Marco Bellocchio. İtalyan sinemasının has ustalarından. '68 olaylarıyla özdeşleşen Cepteki Yumruklar'dan beri hep farklı işler yapmış, isyancılıktan başlayarak sinemasını şarap gibi olgunlaştırmış bir büyük usta. Son filmi olan Yenmek sizi yine şaşırtacak. Ona da hoşgeldiniz diyor ve ödülünü kutluyorum.
Bu arada, zor bir işi bu yıldan itibaren yüklenen ve gecede bol bol anılan rahmetli Şakir Eczacıbaşı'nın yerini alan Bülent Eczacıbaşı'nı da kutluyor ve başarılar diliyorum.
Not: Feyzi Tuna ve Marco Bellocchio üzerine daha uzun metinlerimi festival katalogunda bulacaksınız...