İçişleri Bakanı Süleyman Soylu 2019'un son ayında "FETÖ'nün sözde TSK imamı Adil Öksüz'ün nerede olduğunu biliyoruz" demişti.
Bakan Soylu "Adres" vermemişti... Fakat... "Bütün işaretler" Almanya'yı gösteriyordu.
Aradan bir ay geçti... Neler oldu?
Bir şey olmadı... Olamazdı... Zira Almanya'nın FETÖ ile ilgili "Koruma ve kollama" politikası devam ediyor.
***
Son haberler-1
Almanya'nın güneyinde... Bavyera eyaletinde... Donauwörth kentinde bir "Sığınmacı yurdu" var.
Yurdun adı... Ankerzentrum.
Daha doğrusu vardı... 10 gün öncesine kadar.
Bu yurt... Almanya'ya gelen sığınmacıların ilk ikametgâhları.
Yurt... 20 dönümlük bir arazi içerisinde.
PKK'lı da burada kalır, FETÖ'cü de.
Yurt... Pek çok binadan oluşuyor.
Yurt, özel mülkiyet...
Kiracısı Alman devleti.
Yurtta kalan ve sonra sığınma talebi kabul edilenler, değişik şehirlere dağıtılırlar.
Geçtiğimiz aylarda yurtta kavga çıktı... PKK'lılar ile FETÖ'cüler arasında.
5 numaralı binada kalan PKK'lılar ile 10 ve 11 numaralı bloklarda kalan FETÖ'cüler kapıştılar.
Sonuç... Yurdun kira sözleşmesi sona erdi... 31 Aralık 2019'da... Mülk sahibi, kiracıdan çıkmasını istedi... Alman devleti de yurdu boşalttı.
Yurttaki FETÖ'cüler...
PKK'lılar... Bölgedeki başka yurtlara yollandılar.
***
Son haberler-2
Donauwörth şehrindeki Ankerzentrum sığınmacı kampı kapatılınca... Bu kampta kalanlar, yine Bavyera eyaletinde "Başka yerlere" transfer edildiler.
Özellikle de iki küçük yerleşim yerine:
1. Schwaben.
2. Neu Ulm.
Bu iki yerdeki FETÖ'cüler ve PKK'lılar "Resmen" Alman devletinin koruması altındalar.
***
Son haberler-3
Almanya'da... "Alman-Fransız ortaklığı" bir televizyon kanalında (ARTE) bir program vardı.
Programın konuğu... Kamu görevlisi bir kadın.
Programın konusu... Sığınmacılar... PKK...
FETÖ.
Alman "Yüksek bürokrat" iki hususun altını çizdi:
1. PKK'lılar... Ellerinde bir kâğıt... Sığınmak istiyorlar.
2. Fakat... FETÖ'cüler öyle değiller...
Çok hazırlıklılar... Profesyonelce hazırlanmış dosyalarla ve banka hesaplarıyla geliyorlar.
***
Özel koruma
Yurt boşaltılmadan önce... Berlin ya da Frankfurt plakalı araçların sık sık "Yurda giriş çıkış yaptığı" görülüyordu.
Bu "Trafik" FETÖ'nün "A takımından" bazı isimlerin bu yurtta "Korunduğunu" gösteriyordu.
***
Hayır... "Sır" değil
Anlattıklarımız...
Verdiğimiz "Yer isimleri" gizli saklı şeyler değil.
Sır, hiç değil.
İsteyen gider, görür.
Tabii... "Yurtlara yaklaşamazsınız...
Giremezsiniz." Bilgi de isteyemezsiniz...
"Derin devlet bilgi vermez."
***
"Yöneticimiz uyuyor mu?"
Televizyonlarda bir reklam vardı...
Bir zamanlar... Binalardaki "Isı kaybı" ile ilgili.
Isı kaybından şikâyet eden apartman sakini haykırıyordu:
"Yöneticimiz uyuyor mu?" FETÖ... Almanya'da cirit atarken...
Bizim yöneticilerimiz uyuyorlar mı?
Hayır... Uyumuyorlar.
"Her şeyi" biliyorlar.
Fakat... Alman devletinin "Koruma şemsiyesi" öylesine güçlü ki... Elden bir şey gelmiyor.
"Şimdilik" diyelim.
***
Derin işbirliği
Almanya'da... Alman şirketini satın almak kolay mı?
Turizmcilik, toptancılık, kuyumculuk, taşımacılık yapmak... Kolay mı?
Para ister... Hem de büyük para.
FETÖ'cülerde bu para var.
Paranın kaynağını Almanlar elbette biliyorlar.
Zaten... Ortada gizli saklı hiçbir şey yok.
Dostumuz, müttefikimiz, ticaret ortağımız Almanya'da "Devlet- FETÖ işbirliği" tam gaz.
***
Hangi hukuk?
Alman aşırı sağcı örgütünün (NSU) cinayetlerini hatırlayacaksınız.
Alman devleti... Uzun süre "Cinayetlerin üzerine gitmedi." Gidemedi... Zira "Derin devlet" işin içindeydi.
Sonra... "Pislikler" iyice ortaya çıkınca... Hukuk gecikmeli olarak devreye girdi.
Fakat... Bir noktaya kadar.
Olaylarda "Derin devlet ajanlarının" rollerinin tam ortaya çıkacağı sırada... Hessen Eyalet yönetimi "Yargının önünü kesiverdi." Cinayet dosyalarının biri için (Halit Yozgat cinayeti) gizlilik kararı verdi.
Hem de... "120 yıl gizlilik." Bu karara tepkiler olunca...
Kararın yargıya taşınacağı anlaşılınca...
Eyalet Hükümeti "Gizliliği 30 yıla indirdi." İşte... Alman adaleti... Alman hukuku.
NSU cinayetleri ile ilgili hukuk neyse, FETÖ konusundaki hukuk da aynısı.