Tarih 4 Eylül 1919... Perşembe... Gazi Mustafa Kemal Paşa bağımsızlık ve özgürlük meşalesinin yakıldığı kongreyi topladı... "Sivas Kongresi."
Toplantı yeri, şimdi müze olan "Sivas Lisesi."
Mustafa Kemal Paşa, Sivas'ta kaldığı 108 gün boyunca "Kongre binasında" konakladı.
Bir "Demir" karyolada.
Sivaslı bir genç kız, çeyiz sandığından çıkardığı bir atlas yastığı "Misafire" armağan etti.
Yastık örtüsünün üzerinde Arap harfleriyle yazılı bir "Beyit" vardı... Gazi okudu:
"Cihanın canına mağrur olup incitme insanı,
Süleyman'ı zaman olsan bırakırsın bu eyyamı."
Gazi'nin yanındakilerden Mazhar Müfit Bey dedi ki:
-Paşam... Bu dizeler hepimiz için bir uyarı olmalı.
Büyük Atatürk yaşamı boyunca "Bu dizeleri" hiç unutmadı.

***

Uygar Batı (!)

Erzurum Kongresi'ne "56 delege" katılmıştı.
Sivas Kongresi'ne katılan delege sayısı daha azdı... "38."
Zira... Kongrenin toplanmaması... Toplansa bile fiyasko ile sonuçlanması için "İçeriden, dışarıdan" her türlü tezgâh kurulmuştu... Büyük baskı vardı.
Kongre hazırlıkları sürerken... İngilizler, Sivas'a bir "İnceleme heyeti" gönderdiler.
Fransızlar... Sivas Valisi Reşit Paşa'yı tehdit ettiler:
"Colonel Bruna adlı subayın komutasındaki gemiler Sinop önlerinde hazır bekliyorlar... Eğer kongre toplanırsa Sivas işgal edilecektir."
Vali Reşit Paşa korkmuştu... Mustafa Kemal Paşa'ya "Acaba... Kongreyi başka bir ilde toplasanız nasıl olur" diyecek kadar paniklemişti.
Mustafa Kemal Paşa'nın kararı:
-Hayır... Kongre Sivas'ta toplanacaktır.
100 yıl geçti aradan... Batı... Tek dişi kalmış canavar... Hâlâ aynı Batı.

***

Ankara- Sivas hattı

Sivas'tan söz etmişken... Yüksek Hızlı Tren konusuna girmemek olmaz.
Keşke bugün Sivas'a Yüksek Hızlı Trenle gidebilseydik.
Ama... Gelecek yıl gideceğiz.
Ankara- Sivas... 404 kilometre Yüksek Hızlı Tren Hattı... Dile kolay.
46 tünel... 53 viyadük... 611 köprü ve menfez... 217 alt ve üst geçit.
Bütün bunları yapanlar... Türk mühendisleri... Türk işçileri.
Gurur duymamak imkânsız.

***

Sivas'ın nesi meşhur?

Sivas... Bu mevsimde hava çok güzel... Sonbahar
Ama üç ay sonra... Kış boyunca... Sivas "Buz."
"Ayaz mı ayaz."
Soğuğa sormuşlar... "Nerelisin" diye.
Soğuk... Demiş ki:
-Aslen Erzurumlu'yum... Ama Sivas'ta yaşıyorum.

***

Âşık Veysel

Sivas... Şarkışla... Sivrialan köyünden... Unutulmaz usta.
"Yalan dolan, dedikodu, iftira" her dönemde var.
Densizin birisi... Bir laf çıkarır... "Duydunuz mu?... Âşık Veysel felç geçirdi... Eli ayağı tutmuyor" diye.
"Laf" ünlü halk şairinin kulağına gider.
Büyük ozan... Alır sazını eline... Başlar çalıp söylemeye:

Kim çıkarmış bu asılsız yalanı,
Âşık Veysel hasta demiş felç demiş,
Bulsam öldürürüm ben bu yılanı,
Doğumda anası ona piç demiş.
*
Sorun, bu yalanda ne olmuş kârı,
Sırtına vursalar atlas kemeri,
Ahlak edinmiştir öteden beri,
Kıymet bilmez, küle yatar çüş demiş.
*
Yazanın suçu yok yazdıran hain,
Bu nasıl adamdır sizler de duyun,
Soralım bakalım almış mı payın,
Huylu huyun terk etmesi güç demiş.

***

O şimdi girişimci

Ersan Atar... Yılların gazetecisi... Başarılı bir yargı muhabiri... "İdi."
Onunla... 15 Temmuz davalarının görüldüğü Sincan mahkemelerine çok gittik.
Medyadaki daralma... Ekonomi... Koşullar... Ersan Atar "Oyun dışı kaldı."
Küsmedi... Darılmadı... İçine kapanmadı... Kendisine "Yeni bir yol haritası" çizdi.
Ersan Atar "Egeli... Muğla'nın Kavaklıdere" ilçesinden... Çocukluğu zeytin bahçelerinde geçmiş.
Ankara'da... Balgat'ta... Küçük bir dükkân açtı... "Zeytin... Zeytinyağı."
"Köyünden getiriyor" satıyor.
Duyduk... Sevindik... Dostlarımıza söyledik.
Dün... Cemil Çiçek ve Yaşar Öncan ile birlikte "Hayırlı olsun" demek için ziyaretine gittik.
Sonra... Gazeteye gelince... Metin Yüksel'i aradık... SABAH gemisinin ikinci kaptanı... Genel Yayın Müdür Yardımcısı:
-Bizim Ersan var ya... Ersan Atar... Ne yapıyor biliyor musun?... Zeytin, zeytinyağı satıyor... Ege'den... Kendi memleketinden.
Metin Yüksel sevindi:
-Bana telefonunu ve adresini ver... Bizim eve zeytin ve zeytinyağı lazım... Ersan'dan alacağım... Öylesine sevindim ki anlatamam.
Sevgili Ersan Atar... Gazetecilikte başarılıydın... İş yaşamında da başarılı olacaksın... Allah utandırmasın.