Bayram sona erdi... "Dönüş yolundayız."
Antalya-Konya... Otobüs yolculuğu.
Polis, jandarma görevini yapıyor... Sürücüleri uyarıyor... Ama "Hatalı sollayan, makas atan" çok... Sonuç... Ölenler, yaralananlar... Acılı analar babalar.
Otobüste konu... "Sohbet... Siyaset... Ekonomi... Futbol... İstanbul seçimi..."
***
Minareli Köy
Seydişehir'i geçtik... Konya'ya doğru yol alıyoruz... Sağda bir köy var... Ali Coşkun dedi ki "Şu köye girelim."
Girdik... Eski kasaba... Sonra köy olmuş... Şimdi "Mahalle... Gevrekli Mahallesi."
Seydişehir'e 14... Konya'ya 66 kilometre.
Tabelada "Gevrekli Mahallesi" yazıyor ama... Burası "Minareli Köy" diye biliniyor.
Nüfus bin 570... Cami sayısı yedi.
Polatbey Camii... Türbe Camii... Hacı Hasan Efendi Camii... Kule Camii... Hacı Fatih Camii... Mehmet Akif Camii... Muallimhane Camii.
***
Duvar Yazıları
Gevrekli'de dikkatimizi çeken ilk şey... Evlerin duvarlarında "Künye" yazılı... Askere alınan, künyesini duvara yazıp öyle gidiyor... Kimi de askerlik dönüşü "Veda yazısı."
96/1... Piyade Şaban... Manisa merkez.... Çekip giderim.
Askerim... Gelince evlenirim.
96/1... Durmuş... Manisa- Alaşehir... Ulaştırma.
Ne albay, ne yarbay... Alayına bay bay.
Yolun kenarında bir tabela... 98/3... Tertipler Hatırası... Tabelada 10 isim yazılı.
Beni boş ver, dönüşümü bekleyeceğine söz ver.
***
Şehitler Ve Bayraklar
Cemil Çiçek, Ali Coşkun, Necati Çetinkaya köylünün arasına karıştılar... Sohbete başladılar.
Biz onlardan ayrıldık... "Minareli köyü" dolaştık.
Sokak... "Şehit Seyit Ali Karabacak Sokağı."
İlkokul... "Şehit Mehmet Altıbağ İlkokulu."
Ortaokul... "Şehit Seyit Ali Karabacak Ortaokulu."
Evlerin kapılarında, pencerelerinde "Bayrak asılı."
***
Huzur... Tam Puan
Halkın geçimi... Hayvancılık ve tarım.
Ürünler... Pancar... Buğday... Haşhaş... Nohut... Arpa.
Aç ve açıkta kimse yok.
Huzur... Tam puan.
Esnaf camiye gidiyor... Dükkânın önünde sebze,meyve... Oyuncak... Diğer eşyalar... Açıkta... Kimse "Yan bakmıyor... Çalmıyor."
***
Mezar Taşları
Gezerken... Mezarlığı gördük... İşte mezar taşlarından biri:
"Ben bir domurcuk gül idim, açmadan soldum... Genç iken kabire kondum... Ağlama annem ben şehit oldum... İsmail oğlu Ömer Göktepe... 1953-1975."
***
Traktörler
Önünde traktör olmayan ev yok.
Büyük traktör... Küçük traktör... Marka marka traktör... Eski traktör, yeni traktör.
Muhtar Yakup Uysal'a dedik ki:
-Maşallah traktör çok.
-Evet... Köyde 500'den fazla traktör var.
***
İşte Köy... İşte Köylü
İnsanlar konuksever... İlle de bir şey ikram edecekler.
Cemil Çiçek, Ali Coşkun, Necati Çetinkaya, Vahit Erdem, Hasan Basri Aktan, Adnan Özkaymak, Mahmut Yiğit... Eşlerimiz... İkrama teşekkür ediyorlar.
Köylüye zahmet vermek istemiyorlar.
Ama köylümüz "Ekmeğini, ayranını, bulgur pilavını" paylaşmak istiyor... Israr ediyor.
***
Siyaset
Muhtar Yakup Uysal'a soruyoruz:
-Siyaset... İstanbul seçimi... Ekonomi... Halk ne diyor?
Muhtar "Allah birliğimizi, beraberliğimizi korusun" diye söze başlıyor:
Bir yiyor bin şükür ediyoruz... Cennet gibi bir vatanımız var.
Seçimi siyaseti gençler konuşuyorlar... Yaşlılar evden camiye, camiden eve gidiyorlar.
Seçim yapılır, millet ne derse o olur... Sabah akşam siyaset konuşmak yerine, gece gündüz demeden çalışmamız şart.
***
Günün Sorusu
Minareli köye veda... Konya'da mola... Sonra Yüksek Hızlı Tren'le yolculuk.
Ve... Merhaba Ankara.
Günün sorusu:
"Antalya'da bir liraya satılan domates, Ankara'da neden sekiz lira."