Akraba, eş, dost, mezarlık ziyareti... Kurban kavurması...
Sohbet... Bir bayram daha bitti.
Bayramda... Sohbet konularından biri artık "Klasikleşmiş" gündem maddesiydi:
"CHP'deki kurultay davası, koltuk kavgası." Aslında... CHP'nin sorunlarına "Kesin çözüm" mümkün.
Ve de "Çok kolay." Parti "Fabrika ayarlarına" dönsün yeter.
Fabrika ayarı, CHP'nin "1939 kurultayında" kabul edilen tüzüğü.
Madde 3:
"Partinin değişmez Genel Başkanı İsmet İnönü'dür." Bugün de tüzüğe "Böyle bir madde" konulur.
Al sana "Dikensiz gül bahçesi." Kurultay yapılmış, yapılmamış hiç önemi yok.
***
Koltuk
Siyasette... Koltuk "Genel başkanın babasının malı mıdır?" Değildir.
Fakat... Genel başkanın "Kişisel malı" olabilir.
Parasını verip almıştır...
Olamaz mı?
Örneğin...
Adalet Partisi'nde "Genel başkanlık koltuğu" Süleyman Demirel'in "Şahsına aitti."
***
Bir koltuk hikâyesi
Düdük çaldı... Asker yönetime el koydu... "Demokrasi askıya alındı." 12 Eylül 1980.
Bir yıl sonra... Yine düdük çaldı...
"Bütün siyasi partiler kapatıldı." Partilerin "Varlıkları" hazineye devredildi.
Selanik Caddesi'nde bulunan Adalet Partisi Genel Merkez binası, "Darbenin ürünü" olan, YÖK'e tahsis edildi.
YÖK "Binaya taşındı." Demirel'in makam odası artık "YÖK'ün ilk başkanı Prof. İhsan Doğramacı'nın odasıydı." Birkaç gün sonra... Doğramacı'nın odasına bir "Ziyaretçi" geldi:
Sayın Hocam... Ben Turgut Yılmaz Güven.
Anadolu Ajansı'ndan emekliyim.
Sayın Demirel'in basın müşaviriyim.
Şu anda oturduğunuz koltuk, Demirel'in şahsi malı... Parasını cebinden ödeyip aldı... İşte faturası.
Sayın Demirel'in selamı var...
Koltuğunu istiyor.
Koltuk bir kamyonete yüklendi.
Ve Demirel'in evine gitti.
***
Noter senedi
Biliyorsunuz... Muharrem İnce geçenlerde "Notere gitti." "Eğer genel başkan olursam...
Ve CHP'yi ilk seçimde birinci parti yapamazsam... Koltuğa yapışıp kalmam...
Hemen kurultayı toplarım" diye noter senedi verdi.
Geçmişte de böyle bir "Noter senedi olayı" yaşanmıştı.
Siyasetin "Anadolu fırtınası" Osman Bölükbaşı, seçimden önce partisinin adaylarından "Noter senedi" istedi.
"Seçilirsem partimden ayrılmayacağım" diye.
Adaylar... Notere gittiler... İmza verdiler.
Seçimden sonra ise... "Noter senedi verenlerin çoğu" Bölükbaşı'nın partisini terk ettiler.
Başka partiye... "Bakanlık koltuğu verene" gittiler.
Yani...
Siyasette "Noter senedi" hukuken geçersiz.
Siyasetin "Tek gerçeği" var.
Koltuk.
***
Özal'ın "oturamadığı" koltuk
Cumhurbaşkanı Turgut Özal "Çankaya Köşkü'nde mutsuzdu." Cumhurbaşkanlığı'ndan istifa edecekti.
Yeni bir parti kurup, aktif siyasete dönecekti.
Partinin "Programı, tüzüğü" hazırlandı.
Genel merkez binası bile "Ayarlandı." Hoşdere Caddesi'nde.
Sıra geldi "Özal'ın oturacağı odanın düzenlenmesine... Makam koltuğuna...
Çalışma masasına." Bu görevi "Abdülkadir Aksu üstlendi." Özal, Abdülkadir Bey'e "Para" vermek istedi... Masa ve koltuk için.
Abdülkadir Aksu "Olmaz" dedi:
- Oturacağınız koltuk, çalışacağınız masa benim hediyem.
Masa ve koltuk "Siteler"den alındı...
İsmet Mobilya'dan.
Abdülkadir Aksu para ödeyecekti ki...
Koltuğa Özal'ın oturacağını öğrenen İsmet Akyürek "Para alamam" dedi:
- Madem Sayın Özal oturacak, para almak bana yakışmaz.
Özal... Aniden öldü... Ve o koltuğa hiç oturamadı.
***
Saray koltuğu
Başbakan Tansu Çiller bir gün...
Kapalıçarşı'ya gitti.
Esnafı dinledi.
Esnafların başkanı Hasan Fırat'ın kahvesini içti.
Sonra da... Topkapı Kuyumcusu'nda... "Tarihi bir koltuğa" oturdu.
"Patron" Bekir Özavar, Başbakan'a, "Koltuk hakkında" bilgi verdi:
Efendim... Bu koltuk 16. yüzyıldan kalma bir "Saray koltuğu."
Turgut Özal... Kral Faysal...
Kral Hüseyin... Kral Haile Selassie...
Romancı Barbara Cartland... Ve daha pek çok şöhretli isim bu koltuğa oturdu...
"Fotoğraf çektirdi." Bu koltuk şimdi kimde, nerede?..
Bilmiyoruz.
"Koltuk meraklılarına" duyuruyoruz...
Belki "Ararlar... Bulurlar...
Satın alıp, otururlar."
***
Sevda
Koltuk sevdası... Ne yaman sevda...
Gir Google'a... "Koltuk sevdası" yaz... Sonra da oku:
"Hizmet millet içinse, kavga neyin kavgası, Kim neylesin milleti, dava koltuk sevdası."