Günlerdir böyle kalabalık görmemiştik... Ana baba günüydü.
Kahramankazan'dan belki bin kişi gelmişti.
Sincan'dan belki 500 kişi.
Çorum'dan, Çubuk'tan, Bolu'dan, Haymana'dan, Kırşehir'den Altındağ'dan... Yurdun her yerinden gelenler vardı.
Süleyman Topal... "Gurbetçi." 1971'de Almanya'ya gitmiş... Bonn'a... Çalışmaya... Dün o da Sincan'daydı.
Elinde "Darbeye hayır" afişi... "Demokrasi nöbetindeydi."
Mahkeme salonuna girdik... Şaşırdık... Zira haftalardır "Böyle kalabalık" görmemiştik.
Şehit aileleri... Gaziler... Salonu doldurmuşlardı.
Sanık "Eski" kurmay albay çapraz sorguda sıkıştırılınca...
Sorulara "Kaçamak" yanıtlar vermeye başlayınca...
Hatta... "Roma'yı da biz yaktık" diye alaylı konuşunca...
Şehit yakınlarında fren patladı:
- Şerefsiz!... Hain!... Yalancı!.. Katil!... Allah belanı versin!... Utanmaz!... Alçak!...
Mahkeme Başkanı Selfet Giray ortalığı sakinleştirmek için uyarı üzerine uyarıya başladı.