Hüsnü Doğan bir gençlik anısını anlattı... Birinci köprünün tartışıldığı dönemde başından geçen bir olayı.
Erzincan'ın Refahiye ilçesine (Binali Yıldırım'ın memleketi) gitmiştim... Görevle... Bölgede yapılacak bir yatırımla ilgili olarak.
Dönüşte otobüse bindim... Otobüste bir tiyatro grubu vardı... Benim gibi gençler.
Refahiye'ye gitmişler... Solcu oldukları için geri çevrilmişler... Oyunlarını sergileyememişler.
Öfkeliydiler... İktidarı eleştiriyorlardı... Köprünün yapılmasına karşı çıkıyorlardı.
Gerekçeleri de vardı... Önce Hakkâri'nin Zap Suyu'na köprü yapılsın... İstanbul'a köprü yapılmasa da olur.
Benim ODTÜ mezunu olduğumu öğrenince... Beni de aynı düşüncede sandılar... Daha da açıldılar.
Sonunda dayanamadım... Dedim ki:
- Arkadaşlar siz neyle neyin kıyaslamasını yapıyorsunuz?.. İstanbul köprüsünün üzerinden milyonlar geçecek... Zap Suyu'nun üzerinden ise günde birkaç kişi... Onları helikopterle geçirmek bile, köprü yapmaktan daha ucuza gelir.